12 Türk gencini Avrupa'ya uğurladı

Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, 'Maalesef 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ara vermek zorunda kaldığımız bursu bu sene tekrar başlattık' dedi.

Dışişleri Bakan Yardımcısı ve AB Başkanı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, “Maalesef 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ara vermek zorunda kaldığımız bursu bu sene tekrar başlattık” dedi.

Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği (AB) Başkanlığının desteği ile 2019-2020 akademik yılında Avrupa Koleji yüksek lisans burslarını almaya hak kazanan 12 Türk öğrenci, Avrupa’ya gitmeden önce Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı ile bilgilendirme toplantısında bir araya geldi. Dışişleri Bakanlığı AB Başkanlığında düzenlenen toplantıya daha önce Avrupa Koleji’nden mezun olan Türk bürokratlar da katılarak yeni gidecek öğrencilere deneyimlerini aktardı.

Avrupa Koleji burslarının 2016’ya kadar verildiğini hatırlatan Dışişleri Bakan Yardımcısı Faruk Kaymakcı, “Maalesef 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında ara vermek zorunda kaldığımız bursu bu sene tekrar başlattık. Bu sene 12 artı 1 bursumuz var. Ama şu an 12 öğrencimiz kesin gidiyor görünüyor. Öncelikle Avrupa Koleji bursunu kazanan arkadaşları tebrik ediyorum ve başarılar diliyorum. Normalde İstanbul’da yaptığımız sınavın ikinci veya üçüncü günü sabah bursu kazanan öğrencilerle sohbet edip onları Avrupa Koleji’ne hazırlıyorduk dolayısıyla toplantımızı o bağlamda yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

Seneye farklı bir format düşündüklerini belirten Bakan Yardımcısı Kaymakcı, “Avrupa Birliği Başkanlığı şu ana kadar 105 artı 12 burs vermiş oldu. 117 tanesi master bursu. Avrupa Birliği Başkanlığının özel sektörle birlikte başlattığı bu burs modeli Avrupa Koleji için de en iyi modellerden bir tanesi. Hiçbir üye veya aday ülke böyle bir sistem kuramadı. Biz özel sektörümüzün Avrupa Birliği üyelik sürecimizi sahiplenmesi sayesinde ve özel sektörümüzün Türk gençliğine güvenmesi sayesinde bu burs sistemini 2010’dan beri işletiyoruz. Önümüzdeki yıl sayıyı daha da artıracağımıza ben inanıyorum. Bu yıl 12 veya 13 öğrencimiz Avrupa Koleji’ne gidecekler. Avrupa Koleji’nin Brugge ve Natolin’de iki kampüsü var ikisindeki eğitim de oldukça nitelikli. Avrupa Koleji önemli bir kurum” diye konuştu.

Günümüz Avrupa’sı inşa edilirken bu inşanın eğitim kısmının bir ayağının Brugge’de bir ayağının Natolin’de olduğunu dile getiren Kaymakcı sözlerine şu şekilde devam etti:

“Avrupa Koleji AB konusunda en iyi eğitimi veren, mezun sayısı 30 bini aşmış neredeyse 10 bin civarında Avrokratı olan ve sadece AB kurumlarında değil üye ve aday ülkelerin Dışişleri Bakanlıkları veya AB ile ilgili kurumlarında çalışan insanların büyük bir kısmı Avrupa Koleji mezunu. Aynı zamanda özel sektörde de çok başarılı mezunlar var. Brüksel’de söylendiği tabiri ile Avrupa Koleji bir ağ gibi Avrupa Koleji mezunu olmak gerçekten birçok kapıyı aralıyor. Bir dönem Türkiye’de mülkiyeli olmak ne ise şu anda AB ülkelerinde ve Brüksel koridorlarında, sokaklarında Avrupa Koleji mezunu olmak büyük bir avantaj.”

Avrupa Koleji’ne gitmeye hak kazanan 12 Türk gencinden biri olan Tülin Geyik, “Fransa’da yaşıyorum. Hem Türk hem Fransızım ama Avrupa Koleji’ne Türk olarak girmeyi tercih ettim. Çünkü benim için daha avantajlı olacağını düşündüm hem de Türkiye’ye daha çok katkı sağlayabileceğimi düşündüm o yüzden böyle bir yola girdim ve burslu olduğum için çok şanslı hissediyorum. Baya zor öncesinde bilgilendirmenizi çok iyi yapmanız gerekiyor. Sonra kolejin web sitesinden başvuru yapıyorsunuz. Daha sonra AB Başkanlığı burs potansiyeli açıyor ona başvuruyorsunuz. Kabul edilirseniz mülakata çağırılıyorsunuz. Mülakatta çok kapsamlı 9 kişilik bir jüri size hem Fransızca hem Türkçe sorular soruyor. AB üzerine çok teknik sorular baya bir bilginiz olması lazım” ifadelerini kullandı.

AB Başkanlığının burs programını kazanarak Avrupa Koleji’ne gidecek olan öğrencilerden Emil Tan, “Benim için çok onur verici bir şey. O kadar zorlu bir başvuru sürecinden sonra sürecinden sonra, mülakattan sonra burada olmak gurur verici. Avrupa Koleji’ne başvurdum çünkü ülkemizde Avrupa Birliği adına uzmanlar gerekiyor ve bunlar için de eğitim adına en iyi yer Avrupa Koleji, bugüne kadar birçok başbakan birçok AB uzmanı yetiştirmiş bir yer. O yüzden tabi ki oraya gitmek hem prestijli hem akademik açıdan güzel bir fırsat. Daha önce İngiltere’de Uluslararası İlişkiler ve Politika üzerine lisans programımı tamamladım daha sonra İtalya‘da hukuk master’ı yaptım. Şimdi tüm bu çalışmalarımı toparlayıp üzerine de bir Avrupa Birliği konusunda çalışma yaparak ülkeme en iyi şekilde hizmet etmek istiyorum” dedi.

Bakmadan Geçme