Dekan Erdem'den yüz yüze eğitim değerlendirmesi

Malatya İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem, öğrencilerin bazı becerilere sahip olmasının ancak yüz yüze eğitim ile gerçekleştiğine dikkat çekip, yüz yüze eğitimle, öğrenci ile göz göze iletişim kurularak öğrencinin anlayıp anlamadığının tespit edildiğini belirtti. Erdem, uzaktan eğitim sürecinde teknolojik imknların da değerlendirilmesini de önerdi.

Dekan Erdem'den yüz yüze eğitim değerlendirmesi

Malatya İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem, öğrencilerin bazı becerilere sahip olmasının ancak yüz yüze eğitim ile gerçekleştiğine dikkat çekip, yüz yüze eğitimle, öğrenci ile göz göze iletişim kurularak öğrencinin anlayıp anlamadığının tespit edildiğini belirtti. Erdem, uzaktan eğitim sürecinde teknolojik imkânların da değerlendirilmesini de önerdi.

İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem, yüz yüze eğitimin neden gerekli olduğu uzaktan eğitimin ne gibi sorunlara sebebiyet verdiğini e konferans ile anlattı. Erdem, iyi bir eğitimin verilebilmesi için nelerin yapılması gerektiği konusunda görüşlerini aktardı. Prof. Dr. İlhan Erdem, uzaktan eğitim ve öğretim kavramları konusunda, “Öğretimin gerçekleştirilmesi kısmen daha kolaydır. Çünkü öğretimde sadece bilgiler verilir ve bu bilgiler üzerine yeni bilgiler inşa edilir. Eğitim tam olarak kişide istendik davranış değişikliği meydana getirmek olduğuna göre bunun uzaktan eğitim ile verilmesi çok zorlaşmaktadır. Çünkü bir davranış değişikliğini ifade etmek gerekir. Bunu yaparken de davranış değişikliği bir süreç boyunca gerçekleşir. Bu sürecin kontrolü, girdileri ve çıktıları arasındaki farkları da buna göre belirlemek gerekir. Bu yüzden eğitimin uzaktan yapılması mümkün görünmemektedir. Eğitim okullarda yapılan bir süreç işidir ve bu sürecin belli başlı kriterleri vardır. Bunlara riayet edilmediği zaman ülkenin çocukları, öğrencileri ve gençleri yeterli düzeyde eğitim almış olamaz” ifadelerini kullandı.

Erdem, eğitim sürecinde öğrencilerde bilişsel, duyuşsal ve psiko-motor gibi bazı gelişmelerin temin edilmesi gerektiğini vurguladı. Erdem, eğitim öğretim sürecinde sadece bilgiye odaklanılmaması gerektiğini, öğrencilerin bilgiyle beraber becerilerle donatılması gerektiğine dikkat çekti.

"En dezavantajlı gruplar okul öncesi ile ilk okuma sürecindekilerdir”

Bir yıllık uzaktan eğitim sürecinde okulların açılmamasında en dezavantajlı grupların okul öncesi ve ilk okuma ve yazma sürecindeki öğrenciler olduğunu dile getiren Prof. Dr. İlhan Erdem, tedbirlerin alınmaması durumunda gelecek yıllarda kayıp nesillerin ortaya çıkacağının altını çizdi.

Erdem, iyi bir eğitimin verilebilmesi için nelerin yapılması gerektiği ile ilgili şunları söyledi:

“Öğrencilerin bazı becerilere sahip olması ancak yüz yüze eğitim ile gerçekleşir. Beceri atölyelerinin yapılması gerekiyor. Yine öğretmen adaylarına ders veren öğretim elemanlarının bir öğretmen olarak model ortaya koymaları gerekiyor. Bununla birlikte bildiğimiz gibi bazı uygulama dersleri vardır. Bunların da mutlaka yüz yüze verilmesi gerekiyor. Öğrencilerde yetkinliklerin kazandırılması ancak yüz yüze eğitim ile gerçekleşmektedir. Uzaktan eğitim ile bunların gerçekleştirilmesi mümkün değildir. Öğretim işi dershanelerde yapılabilir evet ama eğitim işini dershanelerde yapmanız mümkün değil. Burada mutlaka okula ve öğretmene ihtiyacınız var. Biz eğitimi sınav odaklı halden çıkarıp öğretmen merkezli bir hale geldiği ve özellikle daha alt düzeydeki öğrencilere daha fazla yatırım yapıldığı, öğretim materyallerinin buna göre şekillendirildiği bir sistem ortaya koymamız lazım.”

Dekan Erdem, yüz yüze eğitimle, öğrenci ile göz göze iletişim kurularak öğrencinin anlayıp anlamadığının tespit edildiğini belirtti ve uzaktan eğitim sürecinde teknolojik imkânların da değerlendirilmesini önerdi.