Enerji Tasarrufu Haftası Ocak 2. Haftası

Evrendeki enerji tükenmez, sadece biçim değiştirip madde görünümü alır. Maddeyi enerjiye dönüştürebildiğimiz sürece enerji yoksunluğu çekmeyiz.

Evrendeki enerji tükenmez, sadece biçim değiştirip madde görünümü alır. Maddeyi enerjiye dönüştürebildiğimiz sürece enerji yoksunluğu çekmeyiz. Öyleyse neden enerji tasarrufu yapalım ki?

Enerjiyi en verimli düzenekle en az düzeyde kullanma gereği enerji kaynaklarının biteceği korkusundan değildir. Kullanılan her tür enerji ya keseye ya doğaya bir bedel ödetir. Elbette ben keseye dokunan kısmıyla ilgilenmiyorum. En çok tüketilen enerji türleri doğanın kendini yenileme ritmini bozucu kalıntılar bırakmaktadır. Bu tür enerjilere genel olarak fosil yakıt denmektedir. Petrol ürünleri, doğalgaz, kömür, tezek ve odun; bunlar fosil yakıtlardan sayılır. Odun ve tezek henüz fosilleşmiş olmasa da yakıldıktan sonra bıraktığı kalıntısal zarar nedeniyle ben onları aynı kefeye koydum. Anız yakmak da hiçbir işe yaramayan boşa ve zararlı bir enerji salımıdır.

Fosil yakıtların en büyük zararı havayı kirletmesidir. Bunun dışında: Küresel ısınmaya yol açar. (Bu da kuraklık ve sel gibi doğal afet nedeni olur) / Oksijenin azalmasına neden olur. / Karbondioksit oranını artırır. / Asit yağmurları oluşturur.

‘Tasarruf etmektense zararlı enerji kullanmayalım’ diyemiyoruz, çünkü henüz karşılığı yok.Tek çare var: Temiz enerji üretimi yeterli oluncaya kadar enerjiyi tutumlu kullanmalıyız. Enerjiyi tutumlu tüketmek hem çevresel hem milli duyarlık gereği yurttaşlık ve insanlık görevidir.

Doğrudan kullanılan enerjiyi tutumlu tüketmenin yollarını bu konuya duyarlı herkes kendince bilir ve bulur. Benim dikkat çekmek istediğim tasarruf biçimi, dolaylı yoldan enerji kullanımını düşürmeye yönelik. Örneğin: Tarımda su tüketimini azaltıcı yöntemler sadece bir su tasarrufu değildir. Suyu sağlamada kullanılan enerji de tasarruf edilmiş olur. Aynı mantıksal görüyle plastik tüketimindeki tasarruf da enerji tüketimini azaltıcı etki yapar. Elektrik enerjisi temiz görünür amma üretim kaynağında kullanılan enerji hepten de temiz değildir. 

Hele ekmek ve gıda israfı… Korkunç! Türkiye İsrafı Önleme Vakfı'nın hazırladığı rapor; bir yılda milli gelirin yüzde 15'inin israf edildiğini ortaya koydu. Enerjide, meyve-sebzede, ekmekte, suda yapılan israfın milli gelirde yarattığı kayıp 555 milyar lirayı buldu. (2019)
Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) 2019 verilerine göre Türkiye'de yılda 1.7 milyar ekmek çöpeatılmaktadır. Ekmeğin enerjiyle ne ilişkisi var? Fırınlar enerjiyle çalışır; tarım alanlarını işleyip ürün yetiştirme ve hasatında ve peşinden de pazarlanmasında hep enerji tüketilir; hem de fosil enerji. İsraf edilen her şeyin bir enerji bedeli vardır…

İşin acınası yanıysa, çevreci ve milli duyarlık gereği tasarrufla yaşamayı göze alsak, sudan, güneşten, rüzgârdan ve gel-git dalgaları gibi diğer doğa olaylarından elde edilecek temiz enerji yatırımları için yeterli kaynak bile yaratabiliyoruz. Ancak insan nefsi nedense tasarruftan hoşlanmıyor. Bence, enerji tüketim bedellerine ‘temiz enerji yatırım payı’ adıyla yüzde 10 zam yapmadan yakın zamanda kirli enerjidenkurtulamayız. (Muharrem Soyek)

Bakmadan Geçme