Kocamaz: 'Ben olduğum sürece hiç kimse buraya kimyasal bir tesis yapamaz'

Mersin Büyükşehir Meclisi'ne, kentteki sanayi atıkları ve akaryakıt depoları damga vurdu. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, kimyasal atıkların bertarafı için Mersin'de bir tesis yapılmasına asla izin vermeyeceğini...

Mersin Büyükşehir Meclisi’ne, kentteki sanayi atıkları ve akaryakıt depoları damga vurdu. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, kimyasal atıkların bertarafı için Mersin’de bir tesis yapılmasına asla izin vermeyeceğini belirterek, “Ben burada olduğum sürece hiç kimse buraya kimyasal bir tesis yapamaz. Mersin’in geleceğini hiç kimseye peşkeş çekemem” dedi.

Büyükşehir Belediye Meclisi 2017 Yılı Temmuz Ayı Toplantısı’nın birinci birleşimi, Burhanettin Kocamaz başkanlığında Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapıldı. Toplantıda, 32 idare teklifi, 11 komisyon raporu ile 5 gündem dışı madde görüşüldü. İdare teklifleri ile gündem dışı maddelerin ilgili komisyonlara havale edildiği toplantıda, komisyon raporları ise meclis üyelerinin oy birliğiyle kabul edildi.

“Sanayi atıklarının bertaraf edilmesi Mersin’in temel sorunu olarak duruyor”

Gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından söz alan HDP’li Meclis Üyesi Mustafa Güler’in, kentte tehlike oluşturan sanayi atıklarının bertarafı ile akaryakıt depoları için yer almasını önermesi, meclis toplantısına damga vurdu. Mersin’deki sanayi tesislerinin tamamına yakınının atık ürettiğini, bunun da doğal olduğunu belirten Güler, ancak atık sorununun bertarafıyla ilgili çözüm bulunduğunu söyledi. Yaklaşık 10 yıl önce Mersin-Karaman Çevre Düzeni Planı yapılırken, kimyasal atıklarla ilgili Mersin’de Tarsus’un Kurbanlı Köyü yakınlarına bir tesis yapılması için yer işaretlendiğini anımsatan Güler, ancak işaretlenen yerin yanlış olduğunu, Başkan Kocamaz’ın o dönemde bunu mahkemeye taşıdığını ve yerin iptal edildiğini ifade etti. İçme suyunun yanına kimyasal atık tesisi kurulmasının yeni bir sorun doğuracağına vurgu yapan Güler, mahkemenin iptal kararının doğru olduğunun da altını çizdi. Güler, “O tarihten ve daha öncesinden bu yana sanayi atıklarının bertaraf edilmesi sorunu, Mersin’in temel sorunu olarak duruyor. Başta Kromsan atıkları olmak üzere, halen 1,5 milyon tonu üzeri örtülerek kıymetli mal olarak da saklanıyor. Saklanması da bir zorunluluktan, çünkü bir yer gösterilmemiş. Buna ancak kamu yer gösterir, yatırımcılar bunun üzerine tesis kurar ve sanayiciler tarafından bedeli ödenmek suretiyle bu atıkların burada izole edilmesi ve kentin de bu sorundan kurtarılması gerekiyor. Yeni planda da sanayi atıkları tesisi işaretlenmedi. Bu sorun ortada duruyor. Önerimiz, belediyemizin bu konuda öncülük yaparak 5 binlik planda yerin işaretlenmesi, değilse 100 binlik planda işaretlenmesi için girişimde bulunması, meclisin de karar alarak belediyemize destek olması” diye konuştu.

Merkez Akdeniz ilçesindeki akaryakıt tanklarının da Mersin’in ciddi bir sorunu olarak durduğunu ifade eden Güler, kent için tehlike oluşturan bu tanklardan birinin yanmasının, tüm tankların patlayarak sadece Mersin’i değil bölgeyi yutacak kadar dev bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin akaryakıt tanklarının yüzde 60’ının Mersin’de olduğunu vurgulayan Güler, bu tanklar için de yeni bir yer işaretlenmesini önerdi.

“Bakanlıkla çok mücadele etti”

Güler’in önerilerine yanıt veren Başkan Kocamaz ise hem kimyasal atıklar hem de akaryakıt tanklarıyla ilgili yeni bir yere asla izin vermeyeceğini belirterek, karşı çıktı. Yaklaşık 15 yıl önce gündeme gelen projeye ilişkin bilgi veren Kocamaz, Kilis, Gaziantep, Kahramanmaraş, Osmaniye, Hatay, Adana ve Mersin bölgesinin sanayi atıklarını bertaraf etmek için Mersin’de bir tesis yapılmasına karar verildiğini anımsattı. Bu tesisin, Tarsus’ta Kusun Deresi’nin yan tarafına yapılacağını belirten Kocamaz, “Sızıntılar bir taraftan Kusun Deresi vasıtasıyla Berdan’a, Berdan’dan da turizm bölgesi ilan ettiğimiz yerin içerisinden geçecek. Bir de burası içme su havzamıza yaklaşık 500 metre mesafedeydi. Buradan çıkacak gazlar, nem oranı yüksek olan Mersin’de havada asılı kalacak, rüzgarla içme su havzası da kirletilecekti. Bizim kavgamız buydu. Bakanlıkla çok mücadele ettik, ısrarla biraya yapmak istediklerini söylediler. ÇED raporu ile ilgili toplantının Tarsus’ta yapılması gerekirken, toplantıyı Mersin’e kaçırdılar” ifadelerini kullandı.

ÇED toplantısına otobüslerle Tarsus’tan insan taşıdıklarını ve salonu doldurduklarını anlatan Kocamaz, toplantıda da tesise karşı çıktığını, kendisinin salondan çıkarılmak istendiğini ve toplantının yapılamadığını anımsatarak, “Bütün bu bölgenin cezasını niye Tarsus çeksin? Tarsus’ta bir tane kimyasal atık üreten tesis yok. Niye bu tesis oraya yapılacak. Bütün iller faydalanacak dediler. Ben de ‘Ölçün buradan Kilis’i, ortası nereye geliyorsa gidin oraya yapın’ dedim” şeklinde konuştu.

“Ben burada olduğum sürece hiç kimse kimyasal bir tesis yapamaz”

O dönemde güçleri yetmeyince, tesisin yapılmak istendiği alana iş makinelerinin girmesini engellemek için etrafına derin hendekler kazdırdığını söyleyen Kocamaz, şöyle devam etti: “Araçlar giremedi. ‘Ya beni buraya gömeceksiniz ya da bu işi ben buraya yaptırmayacağım’ dedim. Burada hazır bu kadar kimyasal atık varken, herkes buraya sıcak bakar. Kirleten temizlesin. Bundan sonra buraya, ben burada olduğum sürece hiç kimse kimyasal bir tesis yapamaz. Ben buna göz yumamam, izin veremem. Bu sanayi kuruluşları da halihazır yerlerinde kimyasal atıklarını temizleyecekler, yok edecekler. Maliyetliymiş. Beni ilgilendirmiyor. Parayı kazanan onlar. Yenisi yapılmayacağına göre kendi bulundukları yerde bunları yok edecekler.”

“Mersin’in geleceğini hiç kimseye peşkeş çekemem”

Mersin’e böyle bir tesis yapılması durumunda hem önceki projede yer alan illerden hem de İç Anadolu’dan, hatta yurt dışından gemilerle buraya atıkların getirileceğine dikkat çeken Kocamaz, “Ben Mersin’in geleceğini hiç kimseye peşkeş çekemem. Anamur’da katı atıkla ilgili bir tesis yapılacak. Yapılmasın diye mücadele ediliyor. Bir katı atığa tahammül edilemiyorsa kimyasal atığa kim, nasıl tahammül edecek? Bunu merak ediyorum” dedi.

“Bir tanesi patlasa tamamı patlar ve Mersin’i kurtaramazsınız. Akaryakıt, yerin bin-bin 200 metre altına depolanmalı”

Akaryakıt depolarına da değinen Kocamaz, son dönemde doğalgaz için yeraltı depoları yapılmaya başladığını, bu konuda kendisinin de bir çalışması olduğunu söyledi. Kocamaz, “Benim önerim, bu akaryakıt, yeraltına bin-bin 200 metre derine depolanmalı. Yoksa gelecekte biz bu işin altından kalkamayız. Şu anda oradaki akaryakıt depolarından. Onun için başımıza yeni belalar açmaktansa bu işin yerin altında çözmemiz lazım” diye konuştu.Mersin’e LPG deposu yapmak üzere Büyükşehir Belediyesi’ne başvuru olduğu bilgisini de paylaşan Kocamaz, buna da sıcak bakmadıklarını dile getirerek, şunları söyledi: “Niye Türkiye’nin yükünü bir tek Mersin çeksin? Dezavantajı, riski Mersin alacak ama herkes de rahat edecek. Hiç kimse kusura bakmasın. Bunların çözümü varsa yerin altında çözsünler. Yerin üstünde yeni depolara izin vererek biz Mersin’i daha da büyük tehlikelere atamayız. Bunu da herkes böyle bilsin.”

Bakmadan Geçme