TBMM özel oturumu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Türkiye Büyük Millet Meclisi 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı bombalar ve kurşunlar yağarken, milli iradeye sahip çıkan Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Türkiye'nin uygar dünyanın bir parçası olduğunu duyuran Meclistir' dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Türkiye Büyük Millet Meclisi 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı bombalar ve kurşunlar yağarken, milli iradeye sahip çıkan Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi Türkiye’nin uygar dünyanın bir parçası olduğunu duyuran Meclistir” dedi.

TBMM Genel Kurulunda TBMM’nin açılışının 100. yılı dolayısıyla özel oturum düzenlendi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmada TBMM’nin öneminin egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu söyleyerek, “Türkiye Büyük Millet Meclisi, milli Kurtuluş Savaşı’nı yöneten bir Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi çok partili yaşama geçişimize demokrasiyi bu topraklara getirmemize karar veren Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı bombalar ve kurşunlar yağarken, milli iradeye sahip çıkan Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye’nin uygar dünyanın bir parçası olduğunu duyuran Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri’nin eylemlerine sahip çıkarak hakkı, hukuku ve adaleti savunan Meclistir. Türkiye Büyük Millet Meclisi bu bağlamda dünyanın tüm mazlum milletlerine örnek olan Meclistir” dedi.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Tüm toplumsal, siyasal, ve kültürel kesimlerin katılımıyla yeni bir demokratik anayasa yapmalıyız. Bu anayasada temeli kuvvetler ayrılığı prensibine dayanmalı, demokrasilerde olması gereken denge, denetim sağlanmalıdır. Yeni anayasanın omurgasını Cumhuriyetin demokrasi ile taçlandırılması olarak nitelendirdiğimiz yeni ve güçlü parlamenter sistem oluşturmalıdır. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin ve hukuk devletinin en önemli ayaklarından biri olan yargı kurumunun bağımsızlığı kesin olarak sağlanmalıdır. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin bir diğer önemli ayağı da yasamadır. TBMM’de milli iradenin en geniş haliyle temsil edilmesini sağlayacak yeni bir seçim sistemi yaşama geçirilmelidir. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin bir diğer önemli ayağı da yürütmedir. Yürütme, tüm icraatıyla mutlak denetime ve hesap verebilirliğe açık olmalıdır. Yerel yönetimler, rant ilişkilerini düzenleyici kurumlar olmaktan çıkarılmalı, refah devletinin asli unsurları haline getirilmelidir. Kamu istihdamında nepotizmden uzak, liyakate dayalı bir personel politikasına ivedilikle geçilmelidir. Liyakate dayalı istihdam politikaları kapsamında özellikle eğitim, sağlık, sosyal güvenlik ve güvenlikte sıfır istihdam açığı hedeflenmelidir. Vatandaşlarımıza asgari bir gelir güvencesi sağlanmalı, bu bağlamda Aile Yardımları Sigortası Kanunu ivedilikle çıkarılmalıdır. Demokratik standartlarda adaletli ve denetime açık bir kamu ihale sistemine geçilmelidir.“

İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan ise, 23 Nisan 1920 tarihinde Mecliste 115 milletvekili olduğunu belirterek, “Aslında Meclis 324 milletvekili ile açılacaktır. Fakat 16 Mart 1920 günü İstanbul işgal edilmiş, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ve Meclisi Mebusan üyelerinden oluşan vekiller İngilizler tarafından tutuklanmış ve sürgüne gönderilmişlerdir” şeklinde konuştu.

Halkların Demokratik Partisi Eş Başkanı Mithat Sancar, TBMM açıldığında Laz, Kürt, Arap milletvekillerinin olduğunu belirterek, Birinci Meclisin meşruiyetçi bir yönetim olduğunu ifade etti.

Bakmadan Geçme