Hatice Hamarat ÖZKAN

Kaderim Mi Anne…

Hatice Hamarat ÖZKAN

Küçük bir çocuk olmak ne de güzel bir bilseniz. Çoğu zaman etrafta küsenler, kavga edenlere anlam veremeyiz. Bizde kavga ederiz belki de küseriz ancak büyükler gibi değil hemen barışır, oynamaya devam ederiz. Hayat bir oyundur bizim için aslında. Büyükler bizim kavgalarımız ile celâllenir de nedense onların kavgası bizim oyunlar başlasa da yıllarca devam ediyor. Neden sizce? Bize anlamsız gelirken olanlar, bir bakarız bize sıçrar o kavgalar. Şimdi neden buldu beni tartaklanmalar. Başlar büyüklerim senin yüzünden ben kavga ettim sen bir daha onun çocuğuyla, o aileyle görüşmeyeceksin gibi nice laflar. Ben anlamsızlığı çözmeye çalışırken susturmaya başlıyor artık bizi o büyükler. Ben kimim? Neden duyulmuyor sesim? Neden anlayamıyorum olanları? Neden beni anlayan yok etrafımda?
Küçüğüm anne, ben küçüğüm de ondan kimse bana söz vermiyor, belki ondan dövüyorlar. Gücüm yetmiyor ki kimseye. Peki,  ben ondan dayak yiyor susuyorum da,   ya sen neden benimle aynısın. Hatta çoğu zaman benden fazla kızıyorlar sana, zaten kimse laf koymuyor ağzına. Durduk yere çok da dayak yiyorsun. Sen dayak yeme diye çok çıkıyorum karşılarına. Her çıktığımda belki korurum diye atlasam da beni sen yine kurtarabiliyorsun annem.
-Nasıl bitecek bu döngü Anne? Çok düşünüyorum ne diye bizi sevmeyenlerin yanındayız gidelim diye. Sen yine bizim için diyorsun. Şimdiler de anlam veremezsem de, büyüdükçe anlarım.
-Hep kızım büyürsen baban neden yanında değil der sorarsın, hem kime sığınırız nasıl koruruz kendimizi diye söylersin. Okulda polis amca geldi sordum aslında, amca bizi siz korur musunuz diye tabi dediler, arasana annem. Polis Amcalar koruyacakmış bizi.
-Bizi bulur yaşatmazlar kızım dedin.
- Anlamadım ben annem. Artık başka yol bulamadım. Senin yaşadıklarını gördükçe ben canımın acısını unutuyorum da içimin sızısını söndüremiyorum. Daha tuhaf olan da ne biliyor musun, bu döngü içinde boğulurken senin de bana kızışlarına anlam veremem çoğu zaman. Aslında senin kızacağın bir şey yapmazsam da bakıyorum çok kızıyorsun, hem sığınacağım tek varlığımsın hem de korkularımsın. Bazen düşünüyorum acaba canı yandığından mı diye, ondan kızmana da razıyım annem sen iyi ol yeter. Büyüyünce bende mi böyle olacağım dedim. Belki korkularım sordurdu.
-İnşallah kaderin bana çekmez dedin annem. O neydi bilmiyorum ama. Ben bu şekilde nereye kadar giderim dedim.
-Benim kaderim anneme çekti kızım. Büyüyünce ilk gelenle evlendirdiler. Belki kurtuluş dedim. De olmadı be kızım. Annem de babamdan, amcalarımdan çok dayak yedi, hem çalışıyorduk, paramızı avuçlarına sayıyorduk, hem işler üstüne bir posta da dayak ora daha zordu be kızım. Buna şükür dedin annem.
-Bundan benimde bunu yaşayacağımı anlamalı mıyım? Bilemedim. O zaman evlenmem anne, benim gibi çocuklarım olmasın diye evlenmem dedim. Ağladın. Ah bir de anlasam . Ben büyüyünce okuyacağım annem. Daha güçlü olacağım. Bana ve çocuklarım olursa bunu yapanlara fırsat vermeyeceğim. Çocuklarımın çocukluklarını öldürmesine izin vermeyeceğim. Aslında sana çok kızıyorum . Bizi bu hayata mahkûm bıraktığın için. Büyürsem kaçacağım. Ben bunları yaşamak istemiyorum dedim.
-Kaçmak olmaz ben ölürüm kızım dedin ya,
-Seni de kaçıracağım anne dedim üzülme diye. O yaşlı yanaklarında sanki gökkuşağı misali gülümseyişin mutlu etti beni. Devam ettin.
-Kaçamayız kızım bu bizim kaderimiz. Sen okuyup mesleğini alacaksın kendini ve çocuklarını savunacaksın. Benim gibi olmayacaksın. Kızları okutmuyorlar ama ben bunun için her şeyi göze alacağım. Sen Öğretmen olacaksın nice çocuklara ışık olacaksın.
-Bizi neden okutmuyorlar ki anne?
-Beni okutmadılar kızım, burada da kızlar okumaz diyorlar da buna engel olmak için ne gerekirse yapacağım. Sen okuyacaksın Kızım. Biz kızların yeri evin işi, çocukların yanı diye okutmuyorlar. Sen orasını düşünme yavrum ne gerekirse yapacağım elimden ancak o gelir.
O gün karar vermiştim anne ben dediğini yapacağım. Benim çocukluğumu öldürdüler annem yıktılar. Başka çocuklar yıkılmasın. Çocuklar çocuk kalsın. Hep çocuk kalalım ki vicdan, merhamet olsun, saflık yurdumuz olsun. Çocuklara Dokunmayın. Dokunmayın ki çocuklarımda çocuk kalsın. Bu sessiz çığlıklarımı duyun ki, memleket kurtulsun, kötülükler yok olsun..

Profesyonel Koç
Hatice HAMARAT ÖZKAN

Yazarın Diğer Yazıları