Hatice Hamarat ÖZKAN

Kadına Zulmû Hak Gören Zihniyetin Ata'sı

Hatice Hamarat ÖZKAN

Son zamanlarda kadın olmanın zorluklarının artması yanısıra, daha tuhaf bir hâle dönüşen söylemler aslında. Son dönemlerde, erkeklerin ağzında biz atamızdan böyle gördük ibareleri çok duyar oldum. Bildiklerimden şüphelenerek, biraz tarihte kadının yerini araştırdım. Bu atasından, kadını insan yerine koymayanların, aslında atasından utanacaklarına kanaat getirdim. Nasıl mı?
Birlikte bakalım. Anadolu Selçuklu Dönemi bizim Türklerin en bilinen devletidir. O dönemde kadına en az padişah kadar değer ve görev verilirmiş. Daha öncesi Göktürk dönemlerinde de kitabeler de kadının köle edilmesi veya ezilmesi ile ilgili herhangi bir bulgu bulunmamaktadır. Aksine Türk toplumlarında tek tanrı inancı ve bu inancın gereklerinin, İslam dinine yakın olması sebebiyle, İslam Dinini çabuk benimsemişlerdir. İslam dininde de herkesin bildiği üzere, kız çocukların diri diri toprağa gömülmesi, köle olarak kadınların ezilmesi, onlara zarar verilmesi hep engellenmiştir. Türk toplumlarında da Padişah ne ise Hatunu’da aynı kefe de her zaman aynı değerde tutulmuştur. Bu bilgileri derin şekilde araştırabilrsiniz.
Gelelim Kadına zulmü hak gören, zihniyetlere. Kadınlar günü 8 Martın aslında fabrikada çalışan kadınlara karşı oldukları için, tüm kadınları kilitleyip diri diri yakılmasından gelen tepkileri kapatmak adına, Dünya Kadınlar Günü şeklinde sevimlileştirme çabası olduğunu bilmeyen kalmamıştır. Bunu bu şekilde gösteren Avrupa toplulukları Hristiyan kesimdir. Şimdi Avrupalı Kadın hakları diye sözde hakkımızı koruduğunu düşündürmeye çalışan bu topluluk, bizim asıl atalarımızın bize verdiği değerleri silerek, bizleri bitirmeye çalışan, bunları da göze batmadan, kendilerini sevimli, Türklerin barbar olduğunu zihinlere kazımaya çalışarak yapan bir topluluk.
İkinci Kadını sadece köle ve ezik mahlukat gören millet, Yahudiler. Kızları diri diri gömen, kölelik sisteminin eskiden bugüne kadar süre getiren millet Yahudilerdir. Hala düğünlerini youtube da açıp, bakabilirsiniz, erkeklerin ortasında gelini tasma ile etrafında çeviren zihniyet. Bu zihniyetin yaptıklarını yok etmek için İslamiyet indirilmiştir. Ama her ne hikmet ise, bizim Türk oğlu Türk, Elhamdülillah Müslümanım diyen nice yiğidimiz, kadınlarını ezip, öldürürken biz atamızdan böyle gördük diyebiliyor. Kimse kusura bakmasın… Eğer bir bey ben Türk ve Müslümanım diye iddia ediyorsa, Kadının ayağına cennet serilmiş, Padişahlar eşlerini taç yapmış bunu bilmeli. Eğer atamdan kadın ezmeyi gördüm diyorsa, bilsin ki atasında ne Türklük var, ne de Müslümanlık.
Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Kadınların çalışması, Hz. Hatice anamızdan daha önceye de dayandığı görülmektedir. İslamiyet evde kadın oturmak ve size hizmet etmek zorunda diye bir mecburiyette bulunmamaktadır. Ancak, Avrupa’nın bize Avrupalı diye empoze etmeye çalıştığı, aile birliğini bozmaya yönelik olan çalışmaları da görmezden gelmeyelim. Paramı kazanıyorum kimseye hesap vermem, istediğimi yaparım, kimse karışamaz galyanları da yanlıştır.
Aile birliğini korumak adına İslamiyette öyle güzel dengeler kurulmuş ki, okumanız aydınlanmanıza yetecektir. Erkek, kadın eşitte olamaz, birbirinin kölesi de. İnsana insan diye değer vermek gerek. Evdeki Hatun Sultan, evin beyi de Padişah olarak görebildikçe, bunca çile yok olacaktır.
Kadınlarımızın daha rahat ve mutlu yaşayacağı nice günler diliyorum. Günümüz kutlu olsun.
Şimdi soruyorum sizin ATANIZ Kim?


KADIN OLMAK..
Bayan olmak, her yürekte farklı anlam taşır
Kimisine ana iken, kimisine olur sabır
Kendini bilmeye başladığın an çevren seni ablukaya alır
Bunca yaşanana, yaşatılana tahammül mü kalır
Okursun, okuman batar göze, engellerle dolar çevre
Meslek alırsın, bu iş değil sana göre, her şey sadece erkeklere
Kanıtlasan da kendini, hiç olur her şey yazık olur onca emeğe
Zihniyeti bozukların ettiği dedikodu yüzünden ne kalır ki elimizde
Sabır dedik onca sene, sabır taşı da çatladı
Bayanım diye yıllardır biçilen kaftanım da kalmadı
Zihniyeti bozuklara söylenen lafların anlamı da kalmadı
Emeğimi, görevimi sorgulamak leş kargasına mı kaldı
Herkes ana, bacı, arkadaş bazen içte saplanan yürek
Bu millete çalışkan, kültürlü güvenli yürek de gerek
Kadınlar okusun da emeğiyle ekmek de yemek gerek
Koruyamazsınız namusunu ekmeğini böyle keserek
Bu zihniyet değişmedikçe, düzelmez bunca yara
Kadınlara vurulan bu gam, ediyor param parça
Mühendis de olur, doktor da hem de en alasında
Bırakın da görün kadın nelere göğüs gerer tek başına
Erkeği doğuran, büyütüp saranda koca yürekli bir ana
Önce zihniyetler düzelsin, sonra gerisi gelir
Kadın namustur evet, oda kendine emanettir
Her insan kendi nefsine vurabildiği zincir, her şeyden erdemlidir
Kim ne ederse kendine eder, hayat en güzel terazidir...
H.H.Ö


Profesyonel Eğitim Koçu
Hatice HAMARAT ÖZKAN

Yazarın Diğer Yazıları