Hepimizin, hayatımızda evlilik hayatına dair ufak da olsa hayalleri olmuştur. Her bayan, mutlaka o saflığın simgesi, muhteşem gelinlikler içinde kendini görmüştür. Çoğu zaman etrafta söylenen zıt fikirler, kafamızı karıştırsa da evlilik her şeyden önce Allah’ın emridir. İstemeye gidince, büyüklerimiz ne der; Allah’ın emri, Peygamberin (SAV) kavli ile… Peki neden? Herkesin kendi cevabını bulması daha etkili olacaktır.
Peki bu kadar korktuğumuz, bir o kadar da istediğimiz bu kutsal kurum, nasıl mutlu bir şekilde sürdürülebilir? Evet kutsal kurum.. Neden mi? Evlenerek dünyada en kutsal kurum olan aile kavramını meydana getirmekteyiz. Bu aileyi mutlu ve kutsallığını arttıracak olan etkenler ne beraber ele alalım. En önemli 3 maddesini bu hafta işleyerek başlangıç yapacağım.
1-Öncelikle evlenmek istediğimiz kriterleri dikkatli seçmeliyiz. Bunu önce kendimizi tanıyarak başarabiliriz. Meselâ, çoğu erkek yuva kurmak istediği kızda; Güzel, Alımlı, Bakımlı, Uzun, İnce, Zarif bir bayan ile evlenmek ister. Yalnız bilmez ki güzellik ile ne karnı doyar, ne ruhu.. Sonra evlenir öyle biriyle; başlar söylenmeye.. “Sen yemek bilmez, temizlikten anlamaz, işe yaramaz kendini kadın mı sanıyorsun diye?” Sizce burada kadın mı bu yuvada olumsuz taraf, yoksa erkek beklentilerini ve kendini tanımadığı için yaşadığı sıkıntı mı mutsuzluğu getiren. Peki bayanlar; çoğu bayan yakışıklı, karizmatik, en önemlisi zengin arar. Bununla ne kadar mutlu olur ondan bir haberdir aslında.. Yakışıklı ve zengin olması mutlu olmasına kafi midir? Genelde değildir, nitekim bu gibi durumda olanlar çoğu boşanma ile sonlanmıştır.
Peki nasıl bu durum düzeltilebilir? Önce yemek yemeyi seven bir erkekse, güzel istesin hakkı da bayan yemek güzel yapıyor mu denesin. Evde düzen seviyor ise; bunu eş adayından talep etsin. Bayan sadakat istiyorsa, zengin olması yetmeyeceği için sadık mı dikkatli baksın. Yakışıklı istesin tamam hakkı da kendini erkeğin güzel ve cezbedici bulması şartıyla.. Erkeğin kendisine aradığı sevgiyi verebilecek mi ona dikkat etsin. Bunun gibi daha bir çok özellik sayılabilir, önemli olan ne istediğinizden çok, nasıl biri olduğunuz ve nasıl bir karakter ile uyuşabildiğinizdir.
2- Her şeyden önce Arkadaş olabileceğiniz eş adayları seçmelisiniz. Nasıl mı? Siz nasıl bir insan ile arkadaş olabiliyorsunuz? Genelde beraber aynı giyim tarzı, aynı gezme bilinci, aynı kültürde olan insanlar ile arkadaş oluyorsunuz. Peki eşinizi seçerken neden sadece dış görünüşü ya da parası ile alıyor sonra Anne- Babasından ayrı mutsuz nesil yetişmesine sebep oluyorsunuz. O çocukların dünyasını bir görebilseniz, bunu ne kendinize ne onlara yapmazsınız. Arkadaşlarınızı seçerken ne kadar hassas iseniz, eşinizi seçerken en az 2 kat daha hassas olmalısınız. Çünkü o hayatınızın sonuna kadar en az 40-50 yıl birlikte yaşayacağınız kişi olacak, çocuklarınızın annesi veya babası olacak. Dolayısıyla evleneceğiniz kişi, ailenizden önde olmalı, çünkü aileniz ile max 25 yıl yaşarken hayatınızın geri kalan ömrünü o insanla paylaşacaksınız. Yanında yaşamayı zevk alamadığınız kişiyi nasıl hayatınızda tutabilirsiniz ki? O zaman beraber konuşmaktan zevk aldığınız, sırlarınızı, hayatınızı paylaşacak kadar güvendiğiniz, kültüründen, yemeklerinden, ailesinin yaşam şartlarından mutlu olacağınız bireyler ile yuva kurmalısınız.
3- Evlenmeye karar verdiğiniz eş adaylarınızı test edin. Kendinizi tanıdığınızdan eminsiniz, buna göre doğru eş adayı diye düşünüyorsunuz, acaba gerçekten siz mi öyle sanıyorsunuz yoksa gerçekten öyle mi nasıl emin olabiliriz? Tabiki saçma ve zor gelse de test ederek. Evlendikten sonra boşanmak, boşandıktan sonraki zorlukların yanında, test etmek inanın daha kolaydır. Bunun için bir aile terapistinden de yardım alabilirsiniz. Kendinizde bazı sorular hazırlayıp hissettirmeden de sorabilirsiniz. Uygulama sınavları da hazırlayarak test edebilirsiniz. Okullarda başarı ölçmek için o kadar sınav yapılıyorken; bu kadar önemli konuda mutlaka sınav yapmalısınız. Ancak sınav değerlendiricisi bizzat evlenecek olan siz olmalısınız. Ne bir doktor ne de psikolog. Çünkü o insan ile yaşayacak olan sizsiniz ve dünyada hiçbir karakter aynı değildir.
Peki bu üç maddeyi uygulayınca bitiyor mu, tabi ki bitmiyor. Yalnız evliliğin en önemli temelini atmış oluyoruz. Temeli sağlam olan her iş sağlam ve huzur olur. Evleneceğiniz doğru insanı bulur evlenirseniz, mutluluğa doyamazsınız. Peki mutlu bir ailede neler olur. İletişim yüksek olur, Çalışma azmi maddi gücü arttırır. Geleceğe umut ile bakan pırıl pırıl gençler olur. O sorumluluk bilinci ile mutluluğu dolu yaşayan gençler ülkemize büyük umut olur. Ülkemiz dünyada yerini alır. En önemlisi yıkılmayacak, kırılmayacak büyük zincirleri oluşturur. Sizce bu kadar güzellik için daha dikkatli olmaya değmez mi? Her bekârın evleneceği kişi ile ilgili dualarının semaya ulaştığına inancım tamdır. O yüzden dualarınızı doğru ve eksiksiz yapar isek, doğru insanlar karşımıza çıkacaktır. Mübarek Cuma gününüzün hayırlara vesile olması, dualarınızın kabul olması dileğim ile;
Hatice HAMARAT ÖZKAN
İnşaat Mühendisi/Profesyonel Eğitim Koçu
