Bakan Selçuk'tan dijital çağ açıklaması
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Eğer çocuklarımız yetkin öğretmenlerle karşılaşır ve bu çağın cevabını verebilen yetişkinlerle karşılaşırlarsa onlar için daha farklı ufukların açılması içten bile olmayacaktır dedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 'Eğer çocuklarımız yetkin öğretmenlerle karşılaşır ve bu çağın cevabını verebilen yetişkinlerle karşılaşırlarsa onlar için daha farklı ufukların açılması içten bile olmayacaktır' dedi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Ankara'da bir otelde düzenlenen 'Akıllı Teknolojiler ve Yazılım Geliştirme Mesleki Gelişim' programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 'Bugün Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2023 vizyonu dahilinde bu çağın tarihi olarak çok büyük bir kırılmanın yaşandığı bu çağın şahitleri olarak yeni bir projenin lansmanındayız. Bunu çok önemsiyorum. Çünkü, organik olanla dijital olanın bütünleşeceği, 'Göbeklitepe'den alırsanız belki 12-13 bin yıllık bir tarihin içerisinde bu bütünleşmenin gerçekleşeceği bir döneme tanıklık ediyoruz' diye konuştu.
Çağa aktif olarak tanıklık etmeye çalıştıklarını vurgulayan Bakan Selçuk, şunları kaydetti:
'Bu tanıklığımızı aktif olarak yürütmeye çalışıyoruz. Çünkü, bugün ilkokulda çocuklarımız 2030'ların sonuna doğru iş hayatına atılmaya başladıklarında bize bir soru yöneltecekler; 'siz bizi neye hazırladınız?' işte bu sorunun cevabı çok önemli ve işlevsel, bu çağın dili, bu çağın bakışı, bu çağın perspektifi hepimizi yeniden bir yorumlama zorunluluğuna davet ediyor. Eğer, teknolojinin bugünkü anlamına ve işlevine bakarsak, belki hayde geri okumamız icap eder. Çünkü, teknoloji ve insan ilişkisinin böyle bir döneme gelmesine kendisi de çok şaşırarak bakacaktı. Bu nesnelerin internetinin, ağ yönetiminin, siber güvenliğin artık yapay zekanın, makine öğrenmesinin çok sıradanlaşması ve günlük kullandığımız alet, araçlarda söz konusu olması bu işin ne kadar olağanlaştığını gösteriyor. Aslında biz eğitimciler olarak, terbiyeyle uğraşan insanlar olarak nesnelerin birbirine bağlanmasından önce insanların birbirine bağlanmasına ilgiliyiz. Yani insanlar arasındaki ilişkiyi güçlendirmek ve eğitim marifetiyle insanın insanlaşmasına, insanlığın güzele, doğruya ve iyiye yönelmesine, hizmet etmeye çalışıyoruz.'
İnsanların ve insanlığın birlikteliğinin çok değerli olduğunu ancak eşya ile olan ilişkinin çok önemli olduğunu belirten Bakan Selçuk, 'Bugün eşyaya hükmeden yeni bir dilden söz ediyoruz. Yani internetin nesnelerle ilişkisinden söz ediyoruz. Yapay zekadan söz ediyoruz. Tam da bu bağlamda; 'bunun eğitime yansıması ne olacak?' bunun cevabını vermek durumundayız. Bugün, ilkokulda okuyan çocuklara, 'büyüyünce ne yapmak istersin, ne olmak istersin' diye çok sayıda soru yöneltiliyor. Belki de bu çağın çocukları, bu sorunun cevabını en fazla yanlış veren çocuklar olacak. Çünkü, ismini söyledikleri mesleklerin, kendileri iş hayatına atıldığında ortada olmayacağı konusundaki beklentileri her zamankinden çok daha farklı olacak' dedi.
Düzenlenen faaliyetin hem bilişim öğretmenleri için daha teknik bir yönü hem de siber güvenlik gibi konular açısından bütün öğretmenleri ilgilendiren bir konumu olduğunu bildiren Bakan Selçuk, 'Ama öğrenciler, asıl hedefimiz, asıl uğraş alanımız, asıl bizim maceramızın hayal yolcusu olan öğrencilerimiz. Öğretmenlerle ilgili çalışmalarımızı neden yapıyoruz ? Tabi ki öğrencilerimiz, çocuklarımız için yapıyoruz. Peki bunun talim terbiye çerçevesinde kitap ve araçlara yansıması gerekmiyor mu? Tabi ki bu döngüyü, bu sarmalı tamamlamamız lazım. Öğretmen, öğrenci içerik ve araç, gereçler arasındaki bütünleşmeyi korumamız lazım' şeklinde konuştu.
En büyük sorumluluğun öğretmenlere düştüğünü, öğrencilerin öğretmeni kadar öğrenici olduğunu söyleyen Bakan Selçuk, 'Eğer öğretmenler yetkinse çocukların yetkin olma potansiyelinden bahsederiz. Eğer çocuklarımız yetkin öğretmenlerle karşılaşır ve bu çağın cevabını verebilen yetişkinlerle karşılaşırlarsa onlar için daha farklı ufukların açılması içten bile olmayacaktır. Bu anlamda, çalıştığımız bu projeyi dünya çapında deneyimi olan, dünya çapında iş birlikleri olan Cisco'yla yapmanın ayrı bir önemi var. Çünkü, biz yaptığımız bütün işleri sadece işin kendisini yapmaktan çok çok öte işlevsel olması, yararlı olması, insana ve eğitime hayırlı olması bakımından değerlendiriyoruz. Bilimi ve etiği birlikte düşünerek değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu çerçevede öğretmenlerimizin alacağı sertifikalar ve öğrencilerimizin uluslararası sertifikalar almasını çok önemsiyoruz. Bu sertifikaları alırlarsa sadece lisedeki dersleri almakla yetinmeyip çok daha gelişme fırsatı bulabilecekler. Bu sertifikaları biriktirerek dünyanın birçok ülkesinden çalışma olanağı bulacaklardır' değerlendirmesinde bulundu.
Dijital çağda bakış açılarının dönüşüm geçirdiğini kaydeden Bakan Selçuk, bakanlık vizyonu doğrultusunda bu tarz etkinlikleri görmekten mutluluk duyduğunu ifade ederek, 'Birçok genel müdürlüğümüzün bu ve benzeri alanlarda yaptığı çalışmaları peş peşe görmekten hepsine katılmaktan mutluluk duyuyorum. Bu bireysel bir faaliyet değil bu Milli Eğitim Bakanlığının 2023 vizyonu doğrultusunda 'güçlü öğretmen güçlü gelecek' politikaları doğrultusunda ısrarla vurgulamaya çalıştığı bir husus. Bu tür çalışmaları bundan sonra da çok daha sıklıkla gelişmiş yaygınlaşmış ve derinleşmiş olarak görme fırsatımız olacak' ifadelerini kullandı
Program çekilen aile fotoğrafı sonrasında sona erdi.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Ankara'da bir otelde düzenlenen 'Akıllı Teknolojiler ve Yazılım Geliştirme Mesleki Gelişim' programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 'Bugün Milli Eğitim Bakanlığı'nın 2023 vizyonu dahilinde bu çağın tarihi olarak çok büyük bir kırılmanın yaşandığı bu çağın şahitleri olarak yeni bir projenin lansmanındayız. Bunu çok önemsiyorum. Çünkü, organik olanla dijital olanın bütünleşeceği, 'Göbeklitepe'den alırsanız belki 12-13 bin yıllık bir tarihin içerisinde bu bütünleşmenin gerçekleşeceği bir döneme tanıklık ediyoruz' diye konuştu.
Çağa aktif olarak tanıklık etmeye çalıştıklarını vurgulayan Bakan Selçuk, şunları kaydetti:
'Bu tanıklığımızı aktif olarak yürütmeye çalışıyoruz. Çünkü, bugün ilkokulda çocuklarımız 2030'ların sonuna doğru iş hayatına atılmaya başladıklarında bize bir soru yöneltecekler; 'siz bizi neye hazırladınız?' işte bu sorunun cevabı çok önemli ve işlevsel, bu çağın dili, bu çağın bakışı, bu çağın perspektifi hepimizi yeniden bir yorumlama zorunluluğuna davet ediyor. Eğer, teknolojinin bugünkü anlamına ve işlevine bakarsak, belki hayde geri okumamız icap eder. Çünkü, teknoloji ve insan ilişkisinin böyle bir döneme gelmesine kendisi de çok şaşırarak bakacaktı. Bu nesnelerin internetinin, ağ yönetiminin, siber güvenliğin artık yapay zekanın, makine öğrenmesinin çok sıradanlaşması ve günlük kullandığımız alet, araçlarda söz konusu olması bu işin ne kadar olağanlaştığını gösteriyor. Aslında biz eğitimciler olarak, terbiyeyle uğraşan insanlar olarak nesnelerin birbirine bağlanmasından önce insanların birbirine bağlanmasına ilgiliyiz. Yani insanlar arasındaki ilişkiyi güçlendirmek ve eğitim marifetiyle insanın insanlaşmasına, insanlığın güzele, doğruya ve iyiye yönelmesine, hizmet etmeye çalışıyoruz.'
İnsanların ve insanlığın birlikteliğinin çok değerli olduğunu ancak eşya ile olan ilişkinin çok önemli olduğunu belirten Bakan Selçuk, 'Bugün eşyaya hükmeden yeni bir dilden söz ediyoruz. Yani internetin nesnelerle ilişkisinden söz ediyoruz. Yapay zekadan söz ediyoruz. Tam da bu bağlamda; 'bunun eğitime yansıması ne olacak?' bunun cevabını vermek durumundayız. Bugün, ilkokulda okuyan çocuklara, 'büyüyünce ne yapmak istersin, ne olmak istersin' diye çok sayıda soru yöneltiliyor. Belki de bu çağın çocukları, bu sorunun cevabını en fazla yanlış veren çocuklar olacak. Çünkü, ismini söyledikleri mesleklerin, kendileri iş hayatına atıldığında ortada olmayacağı konusundaki beklentileri her zamankinden çok daha farklı olacak' dedi.
Düzenlenen faaliyetin hem bilişim öğretmenleri için daha teknik bir yönü hem de siber güvenlik gibi konular açısından bütün öğretmenleri ilgilendiren bir konumu olduğunu bildiren Bakan Selçuk, 'Ama öğrenciler, asıl hedefimiz, asıl uğraş alanımız, asıl bizim maceramızın hayal yolcusu olan öğrencilerimiz. Öğretmenlerle ilgili çalışmalarımızı neden yapıyoruz ? Tabi ki öğrencilerimiz, çocuklarımız için yapıyoruz. Peki bunun talim terbiye çerçevesinde kitap ve araçlara yansıması gerekmiyor mu? Tabi ki bu döngüyü, bu sarmalı tamamlamamız lazım. Öğretmen, öğrenci içerik ve araç, gereçler arasındaki bütünleşmeyi korumamız lazım' şeklinde konuştu.
En büyük sorumluluğun öğretmenlere düştüğünü, öğrencilerin öğretmeni kadar öğrenici olduğunu söyleyen Bakan Selçuk, 'Eğer öğretmenler yetkinse çocukların yetkin olma potansiyelinden bahsederiz. Eğer çocuklarımız yetkin öğretmenlerle karşılaşır ve bu çağın cevabını verebilen yetişkinlerle karşılaşırlarsa onlar için daha farklı ufukların açılması içten bile olmayacaktır. Bu anlamda, çalıştığımız bu projeyi dünya çapında deneyimi olan, dünya çapında iş birlikleri olan Cisco'yla yapmanın ayrı bir önemi var. Çünkü, biz yaptığımız bütün işleri sadece işin kendisini yapmaktan çok çok öte işlevsel olması, yararlı olması, insana ve eğitime hayırlı olması bakımından değerlendiriyoruz. Bilimi ve etiği birlikte düşünerek değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu çerçevede öğretmenlerimizin alacağı sertifikalar ve öğrencilerimizin uluslararası sertifikalar almasını çok önemsiyoruz. Bu sertifikaları alırlarsa sadece lisedeki dersleri almakla yetinmeyip çok daha gelişme fırsatı bulabilecekler. Bu sertifikaları biriktirerek dünyanın birçok ülkesinden çalışma olanağı bulacaklardır' değerlendirmesinde bulundu.
Dijital çağda bakış açılarının dönüşüm geçirdiğini kaydeden Bakan Selçuk, bakanlık vizyonu doğrultusunda bu tarz etkinlikleri görmekten mutluluk duyduğunu ifade ederek, 'Birçok genel müdürlüğümüzün bu ve benzeri alanlarda yaptığı çalışmaları peş peşe görmekten hepsine katılmaktan mutluluk duyuyorum. Bu bireysel bir faaliyet değil bu Milli Eğitim Bakanlığının 2023 vizyonu doğrultusunda 'güçlü öğretmen güçlü gelecek' politikaları doğrultusunda ısrarla vurgulamaya çalıştığı bir husus. Bu tür çalışmaları bundan sonra da çok daha sıklıkla gelişmiş yaygınlaşmış ve derinleşmiş olarak görme fırsatımız olacak' ifadelerini kullandı
Program çekilen aile fotoğrafı sonrasında sona erdi.