Başkan Akgün'den Mekke'nin Fethi ve Yeni Yıl Mesajı
Başkan AKGÜN 'Küresel aktörlerin kontrolünde dijitalleşen yenidünya düzeninde, maddi ve manevi değerlerin sarsıldığı, ecdadın dün cephede verdiği istiklal ve istikbal mücadelesini, bugün farklı boyutlarıyla, yaşadığımız bir süreçte, yeni bir sayfanın açılacağı 2024 yılının milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.', dedi.
Başkan AKGÜN; “Küresel aktörlerin kontrolünde dijitalleşen yenidünya düzeninde, maddi ve manevi değerlerin sarsıldığı, ecdadın dün cephede verdiği istiklal ve istikbal mücadelesini, bugün farklı boyutlarıyla, yaşadığımız bir süreçte, yeni bir sayfanın açılacağı 2024 yılının milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.”, dedi.
Başkan AKGÜN açıklamasında; Yeni bir miladi yıla giriyoruz. 365 gün altı saat dünde kaldı ve 2023 miladi yılın her bir günü saat saat, dakika dakika, anbean biterken 2024 yılı başlayacak.
Cumhuriyetimizin 100'üncü yılına büyük bir heyecanla, şevkle, coşkuyla idrak ettiğimiz bir sürecin coşkusu, küresel aktörlerin kontrolünde yeni kurguların icra edildiği, zulmün bin bir örneğinin yaşatıldığı, masum çocukların masumiyetinin yok sayıldığı, Doğu Türkistan'da uzun yıllardan bugüne yansıyan, Filistin'de zirve yapan zulmün, küresel ölçekte kınama ötesinde sonuca yansıyan bir icraatın hayata geçmediği bir sürece tanık ederken “YENİ YILI” karşılayacağız…
Çevreme baktığımda belli bir kesimin yoğun bir telaşına, heyecanına tanık olurken bu heyecanın aldıkları eğitimin veya bilinçaltı göndermelerin dışa yansıması olduğunu düşünüyorum…
Küresel aktörlerin kontrolünde medyada başlatılan bu değişim hız kazanmadı mı? Sokaklarımızda, okullarımızda, evlerimizde…
Milletçe yeni bir yıla girmeye hazırlanırken, küresel eşkıyaların küresel boyutta tahrik ve tertipleri ile şekillenen, millî bekamıza uzanan tehditler de her geçen gün daha yoğunlaşıyor…
Çok namüsait mahiyette tezahür eden ağır şartlar, eğer kimliğimizi yeniden kazanma yönünde bir ve beraber olursak ecdadın dün başardığı gibi, biz de silkinir; araladığımız kapalı kapılardan, yepyeni umutlara el uzatarak, ayağa kalkabiliriz.
Bu ayağa kalkışta; Türk ve İslam dünyasına yepyeni bir soluk olup küresel eşkıyaların senaryolarını yırtıp, kendi senaryomuzu oynama yönünde irademizi kullanabilir, yeni yılda aydınlık yarınları kazanabiliriz.
Kabul etmeliyiz ki yeryüzünde kaldığımız/kalacağımız süre, nefsin tatmini ötesinde, yarına dönük hazırlanmamız gereken imtihan sürecidir.
Zamanın birer şahidi olan Ay da Allah'ın âyetidir, Güneş de... Asıl olan, Rabbimizin bir nimeti ve emaneti olan zamanın içini nasıl doldurduğumuzdur. Yaratılırken bize verilen sayılı nefeslerimizi nasıl ve hangi amaçla harcadığımızdır. Ömür sermayemizin her bir ânını, her bir gününü yaratılış ve varlığımızın gayesine uygun olarak kullanıp kullanmadığımızdır.
Akıllı insanın, yarın hüsrana uğramama hedefinde, kendisine Asır Suresi'nde verilen ipuçlarının takibinde, dünyada yapması gereken amelleri ihmal etmeyen, her gününü iyi değerlendiren, yaşadığı her anın hesabını iyi yapan insan olduğu aşikâr olandır…
Aziz gönül dostları! Her yılın sonu, yeni bir yılın başlangıcıdır aslında. Bu başlayan yılın hicri veya miladi olmasının yok aslında bir farkı…
Önemli olan, bu yeni başlangıca dönük ne planladığımız, neye odaklandığımız değil mi?
Öyleyse bu yeni başlangıcı vesile kılarak hadiste dile getirilen soruları kendimize yeniden soralım.
Unutmayalım ki biz, Güneş'e tapınanlara benzememek için, Güneş'in doğuşu ve batışında ibadeti kerahet vakti kabul eden bir peygamberin ümmetiyiz…
Yine unutmayalım ki ömür sermayesinden geçen bir yılın sonunda kendini ve yaratılış gayesini unutarak, bizi biz kılan değerlerimizle örtüşmeyen, insan hayatına katkısı olmayan gayr-i meşru tutum ve davranışlar sergilemek/ sergilemeye devam etmenin bize yakışmayacak, yarın bunun da hesabı sorulacaktır…
Önemli olan, yeni bir yılın başlamasına ne anlam yüklediğimizdir. Yıllar ister aya göre belirlensin ister güneşe göre, fark etmez. Allah (cc) bize güneşi de şahit gösterir, ayı da. Önemli olan, yeni günlerin adının ne olduğu değil, yeni günlerde nasıl var olduğumuz, gelecekte ne olmaya karar verdiğimizdir.
Zamanın geçişini haber veren yıl başlangıcı gibi özel zaman dilimleri, aslında yeni bir başlangıç yapmak için bir fırsattır.
Hatalarımızı gözden geçirip yeni kararlar almak,
Hatalardan pişmanlık duyup da telafi yönünde harekete geçmek,
Hayatımızda yeni beyaz sayfalar açmak gibi…
Eğer rasyonel düşünürsek, zamana değer katabilir, zamanı kurtuluş sebebimiz yapma hedefimizde ilmek ilmek işleyebiliriz.
Yeni bir miladi yılın başlangıcının aynı zamanda, put saltanatının, cahiliye dönemlerinin en karanlık sayfalarının sonuncusunun kapandığı, bir fethin, Kur'an-ı Kerimin “Feth-i Mübin” adını verdiği, Mekke-i Mükerreme'nin fethinin de yıldönümü olduğunu unutmadan; “Feth-i Mübin”in o an olan kalplerin fethindeki samimiyetle anlam bulduğunu söyleyebiliriz.
Bugün, İslam coğrafyasında ve hassaten ülkemizde, kardeşin kardeşe hasım olduğu, tahrik ve tertiplerle düşman kılındığı kaos ortamından çıkışımıza vesile kılabileceğimizin farkındalığında yaşamanın kazandıracaklarının farkındalığında,
Şahsım ve Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu ve üyelerimiz adına;
Farklı boyutlarıyla istiklal ve istikbal mücadelesi verdiğimiz hassas günler yaşadığımız bir süreçte, yeni bir sayfanın açılacağı, miladi 2024 yılının başlayacağı bu yeni yılın ilk saatlerinden itibaren, Mekke'nin fethindeki saf duyguların manevi atmosferinde yaşamaya çalışarak, bu yolda nefislerimizi yenerek süreci değerlendirmemiz gerektiği bir gerçektir.
Bu duygu ve düşünceler ile Cumhuriyetimizin 100'üncü yılını da idrak ettiğimiz bir süreçte;
Mekke'nin fethindeki saf duyguların manevi atmosferinde yaşamaya çalışarak, bu yolda nefislerimizi yenerek süreci değerlendirmemiz gerektiğini unutmadan, yeniden kazandığımız Kuvayımilliye ruhunun maneviyatında, nefsimizin ve duygularımızın esaretinden kurtulup, gönüllerin birliğinde buluşarak, imanî kardeşliğin tesisine dönük hata yapan yakınlarımızı uyararak, doğru yola yönelterek, kardeşliğimizi yeniden pekiştirmeye vesile kılabileceğimize, bizi biz kılan değerlerimizin farkındalığıyla, karşılayacağımız Yeni Yıl 2024'te, “kültürel kodlarımıza” uygun yeni bir başlangıç yapmak için büyük bir fırsat olacağına dikkat çekerken, zulümlerin, adaletsizliklerin son bulduğu, huzurun, mutluluğun, refahın hâkim olduğu yeni bir yılda buluşmayı diliyor, aziz milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.” Dedi.
Metin AKGÜN
Eğitim Bilim Uzmanı
Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı