Başkan Atabay, 'Fizibilite Raporu'nu kabul etmemiz mümkün değildir'
Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, Didim'de kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi Fizibilite Raporu'nu kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi.
Didim Belediye Başkanı A. Deniz Atabay, Didim'de kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi Fizibilite Raporu'nu kabul etmelerinin mümkün olmadığını söyledi.
Başkan Atabay konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, 'Geçmişi tarih öncesine uzanan, bir kültür mozaiği ve doğal güzellikleri ile emsalsiz olan kentimizde yer alan mülkiyeti hazineye ait 1662 parsel üzerinde kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi Fizibilite Raporu açıklama toplantısındaydık. Bir tarafta, Kuşadası'na kadar uzanan yaklaşık 11 bin hektar büyüklükteki Menderes Deltası 1. Derece Doğal Sit Alanı, diğer tarafta alanın içinden geçen Tarihi Apollon Tapınağı ile Filozoflar şehri Milet antik kentini bir birine bağlayan Kutsal Yol 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı ve aynı zamanda Didim yarımadasının eşsiz denizi, havası ve doğal güzellikleri. Karşımızda da, 1662 parsel üzerinde kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi. Ne acıdır ki; bu toplantı korunması gerekli alanları geliştirme ve kentimizin turizmine kazandırma kentimizin ve dolayısıyla ülkemizin ekonomisine katkıda bulunacak bir turizm cazibe merkezi haline nasıl getiririz toplantısı değil. Bu korunması gerekli alanların tam ortasında 'Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi' nasıl kurarız toplantısı. İçerde bilimsellikten uzak bir biçimde hazırlanmış, sadece bir kesime fayda sağlaması amacı ile hazırlanmış, ısmarlama bir sözde 'Fizibilite Raporu' toplantısı dinledik. Aynı alanda, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce Dilek Yarım adası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı koruma alanı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce 1. Derece Doğal Sit Alanı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünce Kutsal yol 1. Derece Arkeolojik Sit ve Koruma Alanı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğünce, Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi, karar altına alınmış ve tescillenmişken, aynı kurumların bu gün aynı alanda kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi'ne nasıl olumlu görüş verdikleri ya da verdikleri olumsuz görüşleri bugün nasıl olumlu hale getirdiklerini anlamak mümkün değildir' dedi.
'Kentimizi yok sayan 'Fizibilite Raporunu' kabul etmiyoruz
Didim'de tatil ve kültür turizmi kapsamında toplam 900 bin yerli ve yabancı turisti misafir ettiklerini belirten Başkan Atabay, 'Bunu daha nasıl geliştirir, kent ile ülke ekonomimize nasıl katkıda bulunuruz diye düşünüyor ve bunları yürütürken ekolojik ayak izimizi minimum seviyelere nasıl indiririz diye çabalıyoruz. Hal böyle iken karşılaştığımız; doğayı, tarihi, turizmi ve top yekun kentimizi yok sayan 'fizibilite raporunu' kabul etmemiz mümkün değildir. Hazırlanan raporda da görüldüğü üzere, sadece günlük kullanılacak yem tonajı ile, hakim rüzgarın da kuzeyden esmesi ile birlikte, tüm doğaya zararlı atık maddeler ve ağır endüstriyel koku kentimizin en önemli turizm sahili olan Altınkum bölgesine sirayet edecektir. Bu durum kentimizin tescilli, tabiri caizse şifalı olarak görülen havasının olumlu etkisini kaybetmesine hatta zamanla, solunması zor bir hale gelmesine sebep olacaktır. Hava kirliliğinin yanı sıra, temizliği ve sağlığı için yoğun çaba sarf ettiğimiz sahillerimizin, kurulması planlanan sanayi bölgesinin oluşturduğu fiziksel atıklar sonucu denize girmenin dahi tehlikeli olduğu bir alana dönüşecektir. Doğayı ve insanı hiçe sayan bu raporun Didim halkı tarafından kabul edilmesi mümkün değildir. Biz bir turizm kenti ve yöneticileri olarak; her geçen gün kültür turizmini ve agro turizmi kentimizde daha görünür ve muktedir kılmaya çalışırken, tüm festivallerde bu kavramların altını çizerek yüzümüzü bu ideallere çevirmişken kimse bizden sessiz kalmamızı bekleyemez. Bu hem kendi vizyonumuza, hem kentimiz için koyduğumuz hedeflere hem de çocuklarımızın geleceğine ihanettir. Bu kadar yanlı bir fizibilite raporu olamaz. Daha önce de söylediğimiz gibi yer seçimi son derece hatalıdır. Bu bir başlangıçtır ve balık baştan kokmuştur' diye konuştu.
Başkan Atabay konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, 'Geçmişi tarih öncesine uzanan, bir kültür mozaiği ve doğal güzellikleri ile emsalsiz olan kentimizde yer alan mülkiyeti hazineye ait 1662 parsel üzerinde kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi Fizibilite Raporu açıklama toplantısındaydık. Bir tarafta, Kuşadası'na kadar uzanan yaklaşık 11 bin hektar büyüklükteki Menderes Deltası 1. Derece Doğal Sit Alanı, diğer tarafta alanın içinden geçen Tarihi Apollon Tapınağı ile Filozoflar şehri Milet antik kentini bir birine bağlayan Kutsal Yol 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı ve aynı zamanda Didim yarımadasının eşsiz denizi, havası ve doğal güzellikleri. Karşımızda da, 1662 parsel üzerinde kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi. Ne acıdır ki; bu toplantı korunması gerekli alanları geliştirme ve kentimizin turizmine kazandırma kentimizin ve dolayısıyla ülkemizin ekonomisine katkıda bulunacak bir turizm cazibe merkezi haline nasıl getiririz toplantısı değil. Bu korunması gerekli alanların tam ortasında 'Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi' nasıl kurarız toplantısı. İçerde bilimsellikten uzak bir biçimde hazırlanmış, sadece bir kesime fayda sağlaması amacı ile hazırlanmış, ısmarlama bir sözde 'Fizibilite Raporu' toplantısı dinledik. Aynı alanda, Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce Dilek Yarım adası Büyük Menderes Deltası Milli Parkı koruma alanı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğünce 1. Derece Doğal Sit Alanı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünce Kutsal yol 1. Derece Arkeolojik Sit ve Koruma Alanı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yatırım İşletmeler Genel Müdürlüğünce, Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi, karar altına alınmış ve tescillenmişken, aynı kurumların bu gün aynı alanda kurulması planlanan Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi'ne nasıl olumlu görüş verdikleri ya da verdikleri olumsuz görüşleri bugün nasıl olumlu hale getirdiklerini anlamak mümkün değildir' dedi.
'Kentimizi yok sayan 'Fizibilite Raporunu' kabul etmiyoruz
Didim'de tatil ve kültür turizmi kapsamında toplam 900 bin yerli ve yabancı turisti misafir ettiklerini belirten Başkan Atabay, 'Bunu daha nasıl geliştirir, kent ile ülke ekonomimize nasıl katkıda bulunuruz diye düşünüyor ve bunları yürütürken ekolojik ayak izimizi minimum seviyelere nasıl indiririz diye çabalıyoruz. Hal böyle iken karşılaştığımız; doğayı, tarihi, turizmi ve top yekun kentimizi yok sayan 'fizibilite raporunu' kabul etmemiz mümkün değildir. Hazırlanan raporda da görüldüğü üzere, sadece günlük kullanılacak yem tonajı ile, hakim rüzgarın da kuzeyden esmesi ile birlikte, tüm doğaya zararlı atık maddeler ve ağır endüstriyel koku kentimizin en önemli turizm sahili olan Altınkum bölgesine sirayet edecektir. Bu durum kentimizin tescilli, tabiri caizse şifalı olarak görülen havasının olumlu etkisini kaybetmesine hatta zamanla, solunması zor bir hale gelmesine sebep olacaktır. Hava kirliliğinin yanı sıra, temizliği ve sağlığı için yoğun çaba sarf ettiğimiz sahillerimizin, kurulması planlanan sanayi bölgesinin oluşturduğu fiziksel atıklar sonucu denize girmenin dahi tehlikeli olduğu bir alana dönüşecektir. Doğayı ve insanı hiçe sayan bu raporun Didim halkı tarafından kabul edilmesi mümkün değildir. Biz bir turizm kenti ve yöneticileri olarak; her geçen gün kültür turizmini ve agro turizmi kentimizde daha görünür ve muktedir kılmaya çalışırken, tüm festivallerde bu kavramların altını çizerek yüzümüzü bu ideallere çevirmişken kimse bizden sessiz kalmamızı bekleyemez. Bu hem kendi vizyonumuza, hem kentimiz için koyduğumuz hedeflere hem de çocuklarımızın geleceğine ihanettir. Bu kadar yanlı bir fizibilite raporu olamaz. Daha önce de söylediğimiz gibi yer seçimi son derece hatalıdır. Bu bir başlangıçtır ve balık baştan kokmuştur' diye konuştu.