Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kimyasal tepkisi: 'Ordumuza bu yakıştırmaların bedeli ödenecektir'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TSK'nın kimyasal kullandığı iddialarına tepki göstererek, 'Ordumuza bu yakıştırmaların bedeli ödenecektir. Yargıda bu işin hesabını verecekler' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TSK'nın kimyasal kullandığı iddialarına tepki göstererek, “Ordumuza bu yakıştırmaların bedeli ödenecektir. Yargıda bu işin hesabını verecekler” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malatya'da ‘Mahalle Bizim, Gençlik Bizim Programı' çerçevesinde gençlerle bir araya geldi. Merkez Spor Salonu'nda düzenlenen programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin terör örgütlerini kazıyıp attığını belirterek, milletin terör örgütleriyle kol kola yürüyenlere bırakın destek olmayı, gerekirse dünyayı başına yıkacağını söyledi. Son günlerde Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik kimyasal söylemlerine de sert tepki gösteren Erdoğan, “Benin orduma, benim ordumun askerine hakaret eden, saygısızlık eden bu malum ana muhalefetin ve diğerlerinin hiçbirine bu ülkede Allah'ın izniyle ilk seçimlerde dersini en güzel şekilde verecektir. Bu ordu 'Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda, canı cananı bütün varımı alsın da Hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda' diyenlerin ordusudur. Dolayısıyla ordumuza bu yakıştırmaların bedeli ödenecektir. Yargıda bu işin hesabını verecekler. Üzerlerine, üzerlerine gidiyoruz, gideceğiz ve bunlara böyle meydanı boş bırakmamak suretiyle 'Bu meydanda istediğiniz gibi dolaşın' diyemeyiz" şeklinde konuştu.
"Nuri Pakdil'i iyi okursan muhafazakar devrimci olursun"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salonu dolduran gençlerin attıkları sloganlar karşısında “Muhafazakar devrimcilerin sesi maşallah muhteşem çıkıyor. Öyle her yiğit muhafazakar devrimci olamaz. Nuri Pakdil'i iyi okursan muhafazakar devrimci olursun." karşılığını verdi. Eski Türkiye güzellemesi yapanların tek derdinin dönemlerin kaosundan, kargaşasından, yokluğundan, yoksulluğundan istifade etmeleri olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Akıl ve izan sahibi herkes 20 yıl, 30 yıl öncesinin Türkiye'si ile bugünkü Türkiye arasındaki asırlık farkı görür, kabul eder, teslim eder. Bunun için diyoruz ki dününü bilmeyen, bugününü anlayamaz, geleceğini de göremez. Türkiye'yi bugünlere getirirken gerçekleştirdiğimiz her devrimle dışarıda ve içeride yıllardır tıkır tıkır işletilen pek çok oyunu bozduğumuz için başımıza bunca işler geldi. Vesayetle kavga edip de milletin desteğiyle bunu kazanan tek siyasi kadro biziz, biz. Birileri kahvesini yudumlarken darbeye maruz kalıp da gece sabaha dönmeden milletimizle birlikte on binler, Atatürk Havalimanı'nda ne yaptık? Bunları akamete uğrattık ve liderine sahip çıkan bir gençlik vardı orada, ayrılmadılar, dik durdular. Her çeşidinden terör örgütünün amansız saldırısına uğrayıp da milletimizle birlikte hepsini de sınırlarımızın dışına püskürten tek yönetim biziz. Ekonomik tetikçilerin önümüze kurduğu o sayısız tuzağı milletimizle birlikte söküp atan tek ekip biziz. Türkiye'yi içine sıkıştırılmaya çalışıldığı cendereden milletimizle birlikte kurtarıp, dünyanın en iddialı ülkeleri arasına çıkartan biziz. Kendisi prangaya vurulmaya çalışılan bir ülkeyi dünyadaki mazlumların ve mağdurların umudu haline getiren yine biziz. Velhasıl ülkemizin son 20 yılı sadece asırlık eser ve hizmetlerin inşasıyla değil, aynı zamanda bin yıllık istiklal ve istikbal mücadelesinin yükseğe taşınmasıyla da tarihe geçecek bir dönemdir."
Gençlerle birlikte daha büyük ve daha geniş bir denize yelken açtıklarını da kaydeden Erdoğan, “Buna var mıyız? Yedi ay durmadan, usanmadan kapı kapı dolaşmaya var mıyız?" dedi. Türkiye yüzyılının sadece Türkiye'nin değil bölge ve tüm insanlığın önünde açılan yepyeni bir ufkun müjdecisi olduğunu belirten Erdoğan, gençlerden önlerindeki potansiyelin değerini unutmamalarını istedi.
Arif Nihat Asya'nın, ‘Delikanlım işaret aldığın gün atandan, yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan' dizelerini de anımsatan Erdoğan, “Türkiye yüzyılına doğru sizler yürüyeceksiniz, millet yürüyecek arkanızdan, maziden atiye kurduğumuz köprünün bir ayağında Sultan Alparslan, Osman Gazi, Fatih varsa diğer ayağında da sizler varsınız. Sizlerden sonra bu kutlu sancağı devralacak nesiller var. İşte bunun için AK Parti teşkilatlarında görev almak, AK Parti'nin başarısı için çalışmak sadece kişisel kariyer, sadece siyasi kazanım, sadece sosyal statü meselesi değildir. AK Parti'nin güçlenmesi, büyümesi, seçimlerde sandıktan en güçlü şekilde çıkması için çalışmak, sizlerin her biriyle birlikte milletimizin güven, huzur, refah içinde bir geleceğe yürümesi demektir." şeklinde konuştu.