Din görevlisi mahalle halkının veresiye borcunu ödedi
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs tedbirleri kapsamında işyerlerinin kapanması nedeniyle insanlar ekonomik anlamda zor günler geçirirken kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve hayırseverler bu sürecin daha hafif atlatılabilmesi için çalışma yürütüyor.
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs tedbirleri kapsamında işyerlerinin kapanması nedeniyle insanlar ekonomik anlamda zor günler geçirirken kamu kurumları, sivil toplum kuruluşları ve hayırseverler bu sürecin daha hafif atlatılabilmesi için çalışma yürütüyor.
Milli Dayanışma Seferberliği kapsamında toplumun her kesiminden insanlar gerek bireysel olarak gerek sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yaşlı, hasta, işten çıkartılan, iş yerlerini kapatmak zorunda kalan, günlük gelirinden olan kardeşinin yardımına koşarken Sinop'ta bir din görevlisi ve aynı zamanda Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüsü, mahalle bakkalının veresiye defterindeki borçları ödeyerek dayanışma örneği gösterdi.
Her daim topluma rehberlik ve önderlik eden, insanlığın dini ve manevi hayatına hizmet eden din görevlileri, bir yandan Vefa Sosyal Destek Gruplarında gece gündüz demeden saat mefhumu gözetmeksizin ihtiyaç sahiplerine yardım için ter dökerken, bir yandan da kendi imkanlarıyla zor durumdaki vatandaşlara maddi destek sağlıyor.
Sinop İl Müftüsü ve Türkiye Diyanet Vakfı Şube Başkanı Ali Hayri Çelik, Merkez Korucuk Cami İmam-Hatibinin Korucuk Mahallesinde ihtiyaç sahiplerinin mahalle bakkalına biriken borcunu ödeyerek zor günler geçirdiğimiz bu günlerde örnek bir davranış sergilediğini söyledi.
Cami imamının bakkaldaki veresiye defterini satın alarak mahalle sakinlerini maddi anlamda rahatlattığını ifade eden Çelik, şunları kaydetti:
'İmam arkadaşımızın yapmış olduğu bu davranış aslında bir Osmanlı geleneğidir. Bizim köklerimizde olan bu güzel davranışı arkadaşımız yaşatmış oldu. Osmanlı'da veresiye defterine zimem deniliyordu. Bu defter varlıklı insanlar tarafından satın alınarak ihtiyaç sahiplerinin borçlarının silinmesini sağlıyor. Yıllar geçse de dayanışma ruhunu kaybetmeyen bu millet, sıkıntılı dönemlerinde özüne dönmesini bilmiş, toplumdaki fakirleri ve ihtiyaç sahiplerini incitmeden onların bakkala ve markete olan borçlarını ödemeyi kendisine vazife bilmişlerdir. İsminin verilmesini istemeyen bu görevlimiz arkadaşlarıyla aralarında topladıkları para ile 20 hanenin bakkala olan 4 bin 500'lik borcunu ödemiştir. Din görevlilerimiz bir yandan sahada yaşlı, hasta ve ihtiyaç sahibi ailelerin yardımına koşarken bir yandan da böyle güzel çalışmalara imza atıyor. Onlar bu sürecin adsız kahramanları. İnşallah bu zorlu günleri dayanışma, birlik ve beraberlik içerisinde aşacağız.'
Milli Dayanışma Seferberliği kapsamında toplumun her kesiminden insanlar gerek bireysel olarak gerek sivil toplum kuruluşları aracılığıyla yaşlı, hasta, işten çıkartılan, iş yerlerini kapatmak zorunda kalan, günlük gelirinden olan kardeşinin yardımına koşarken Sinop'ta bir din görevlisi ve aynı zamanda Türkiye Diyanet Vakfı gönüllüsü, mahalle bakkalının veresiye defterindeki borçları ödeyerek dayanışma örneği gösterdi.
Her daim topluma rehberlik ve önderlik eden, insanlığın dini ve manevi hayatına hizmet eden din görevlileri, bir yandan Vefa Sosyal Destek Gruplarında gece gündüz demeden saat mefhumu gözetmeksizin ihtiyaç sahiplerine yardım için ter dökerken, bir yandan da kendi imkanlarıyla zor durumdaki vatandaşlara maddi destek sağlıyor.
Sinop İl Müftüsü ve Türkiye Diyanet Vakfı Şube Başkanı Ali Hayri Çelik, Merkez Korucuk Cami İmam-Hatibinin Korucuk Mahallesinde ihtiyaç sahiplerinin mahalle bakkalına biriken borcunu ödeyerek zor günler geçirdiğimiz bu günlerde örnek bir davranış sergilediğini söyledi.
Cami imamının bakkaldaki veresiye defterini satın alarak mahalle sakinlerini maddi anlamda rahatlattığını ifade eden Çelik, şunları kaydetti:
'İmam arkadaşımızın yapmış olduğu bu davranış aslında bir Osmanlı geleneğidir. Bizim köklerimizde olan bu güzel davranışı arkadaşımız yaşatmış oldu. Osmanlı'da veresiye defterine zimem deniliyordu. Bu defter varlıklı insanlar tarafından satın alınarak ihtiyaç sahiplerinin borçlarının silinmesini sağlıyor. Yıllar geçse de dayanışma ruhunu kaybetmeyen bu millet, sıkıntılı dönemlerinde özüne dönmesini bilmiş, toplumdaki fakirleri ve ihtiyaç sahiplerini incitmeden onların bakkala ve markete olan borçlarını ödemeyi kendisine vazife bilmişlerdir. İsminin verilmesini istemeyen bu görevlimiz arkadaşlarıyla aralarında topladıkları para ile 20 hanenin bakkala olan 4 bin 500'lik borcunu ödemiştir. Din görevlilerimiz bir yandan sahada yaşlı, hasta ve ihtiyaç sahibi ailelerin yardımına koşarken bir yandan da böyle güzel çalışmalara imza atıyor. Onlar bu sürecin adsız kahramanları. İnşallah bu zorlu günleri dayanışma, birlik ve beraberlik içerisinde aşacağız.'