Diyanet İşleri Başkanı Erbaş sabah namazında Ankaralılarla bir araya geldi
Ankaralılarla sabah namazında bir araya gelen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, zikir yapmanın hem dille Allah'ın isimlerini anmak hem de ona olan kulluğun farkında olmak olduğunu belirterek, 'Allah'ı zikretmek, onun emirlerini hayatımızın bir parçası haline getirmektir' dedi.
Ankaralılarla sabah namazında bir araya gelen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, zikir yapmanın hem dille Allah'ın isimlerini anmak hem de ona olan kulluğun farkında olmak olduğunu belirterek, 'Allah'ı zikretmek, onun emirlerini hayatımızın bir parçası haline getirmektir' dedi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, 'Sabah Namazı Buluşması'nda Ankaralılarla bir araya geldi. Hacıbayram Camii'nde düzenlenen programda sabah namazını kıldırdıktan sonra bir konuşma yapan Erbaş, kalplerin cilasının Allah'ı zikretmek olduğunu söyledi. Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın 'Beni zikredin ben de sizi zikredeyim' buyurduğunu hatırlatan Erbaş, 'Demek ki Rabbimizin bizi hatırlaması bize bağlı. Biz onu zikir edeceğiz, onu hatırlayacağız ki Rabbimiz de bizden razı olsun' dedi.
Erbaş, başka bir ayette ise 'Ey nefsini kötülüklerden arındırmış kişi, Rabbin senden, sen Rabbinden razı olarak ona dön' buyrulduğunu ifade ederek, 'Kulun Rabbinden razı olması demek, 'Namaz kıl ey kulum, tamam ya Rabbi kılıyorum' demesidir. 'Oruç tut ey kulum, tamam ya Rabbi tutuyorum', 'Faiz yeme ey kulum, yemiyorum ya Rabbi', 'Zina etme ey kulum, etmiyorum ya Rabbi' demesidir. Emirlerini titizlikle yerine getirmesi, nehiylerinden de titizlikle kaçınması demektir. İşte böyle dediği zaman Allah da ondan razı olur' diye konuştu.
Zikir yapmanın hem dille Allah'ın isimlerini anmak hem de ona olan kulluğun farkında olmak olduğunu belirten Erbaş, 'Allah'ı zikir etmek, dilimizle kalplerin cilası olan Kelime-i Tevhid, Kelime-i Şehadet, subhanellah gibi ifadeleri ve onun esmasını zikrederek kulluğumuzu yerine getirmek. Kul olduğumuzu belirtmek. Onun bütün emirlerini her an zihnimizde canlı tutmak ve hayatımızın bir parçası haline getirmektir' ifadelerini kullandı.
'Ülkemizin bayrağını, sevgisini, gücünü ulaştırıyoruz'
Türkiye Diyanet Vakfının yurt içinde ve yurt dışında yapmış olduğu hayri çalışmalarına da değinen Erbaş, şöyle devam etti:
'Türkiye Diyanet Vakfı olarak yeryüzünde iyilik egemen oluncaya kadar çalışacağız. Yeryüzünde iyiliğin ulaşmadığı yer kalmasın diye 2018 yılında Türkiye Diyanet Vakfına emanet ettiğiniz kurbanlarınızı 143 ülkeye ulaştırdık. Bu yıl da 454 bin kurban hissesini 149 ülkeye ulaştırdık. Sadece bir kurban ulaştırmıyoruz. Bu kadar ülkeye ülkemizin bayrağını, sevgisini, gücünü, büyüklüğünü ulaştırıyoruz. Emperyalistler, sömürgeciler gibi kervanlarımızı boş götürüp dolu getirmiyoruz. Dolu götürüp boş getiriyoruz.'
Erbaş, namazın ardından Sakarya'dan gelen bir grup vatandaşla bir araya geldi. Programa Ankara İl Müftüsü Yusuf Doğan, Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti 2. Başkanı İhsan Açık ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, 'Sabah Namazı Buluşması'nda Ankaralılarla bir araya geldi. Hacıbayram Camii'nde düzenlenen programda sabah namazını kıldırdıktan sonra bir konuşma yapan Erbaş, kalplerin cilasının Allah'ı zikretmek olduğunu söyledi. Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın 'Beni zikredin ben de sizi zikredeyim' buyurduğunu hatırlatan Erbaş, 'Demek ki Rabbimizin bizi hatırlaması bize bağlı. Biz onu zikir edeceğiz, onu hatırlayacağız ki Rabbimiz de bizden razı olsun' dedi.
Erbaş, başka bir ayette ise 'Ey nefsini kötülüklerden arındırmış kişi, Rabbin senden, sen Rabbinden razı olarak ona dön' buyrulduğunu ifade ederek, 'Kulun Rabbinden razı olması demek, 'Namaz kıl ey kulum, tamam ya Rabbi kılıyorum' demesidir. 'Oruç tut ey kulum, tamam ya Rabbi tutuyorum', 'Faiz yeme ey kulum, yemiyorum ya Rabbi', 'Zina etme ey kulum, etmiyorum ya Rabbi' demesidir. Emirlerini titizlikle yerine getirmesi, nehiylerinden de titizlikle kaçınması demektir. İşte böyle dediği zaman Allah da ondan razı olur' diye konuştu.
Zikir yapmanın hem dille Allah'ın isimlerini anmak hem de ona olan kulluğun farkında olmak olduğunu belirten Erbaş, 'Allah'ı zikir etmek, dilimizle kalplerin cilası olan Kelime-i Tevhid, Kelime-i Şehadet, subhanellah gibi ifadeleri ve onun esmasını zikrederek kulluğumuzu yerine getirmek. Kul olduğumuzu belirtmek. Onun bütün emirlerini her an zihnimizde canlı tutmak ve hayatımızın bir parçası haline getirmektir' ifadelerini kullandı.
'Ülkemizin bayrağını, sevgisini, gücünü ulaştırıyoruz'
Türkiye Diyanet Vakfının yurt içinde ve yurt dışında yapmış olduğu hayri çalışmalarına da değinen Erbaş, şöyle devam etti:
'Türkiye Diyanet Vakfı olarak yeryüzünde iyilik egemen oluncaya kadar çalışacağız. Yeryüzünde iyiliğin ulaşmadığı yer kalmasın diye 2018 yılında Türkiye Diyanet Vakfına emanet ettiğiniz kurbanlarınızı 143 ülkeye ulaştırdık. Bu yıl da 454 bin kurban hissesini 149 ülkeye ulaştırdık. Sadece bir kurban ulaştırmıyoruz. Bu kadar ülkeye ülkemizin bayrağını, sevgisini, gücünü, büyüklüğünü ulaştırıyoruz. Emperyalistler, sömürgeciler gibi kervanlarımızı boş götürüp dolu getirmiyoruz. Dolu götürüp boş getiriyoruz.'
Erbaş, namazın ardından Sakarya'dan gelen bir grup vatandaşla bir araya geldi. Programa Ankara İl Müftüsü Yusuf Doğan, Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti 2. Başkanı İhsan Açık ve çok sayıda vatandaş katıldı.