Doğu Türkistan'daki zulme dayanamadılar
Karabük Üniversite (KBÜ) Anadolu Kültür Medeniyetleri Araştırma Kulübü tarafından Doğu Türkistan'da Neler Oluyor? konferansı düzenlendi. Konferansta Çin'de zulme uğrayan Uygur Türklerinin yer aldığı videoyu izleyen öğrenciler gözyaşlarını tutamadı.
Karabük Üniversite (KBÜ) Anadolu Kültür Medeniyetleri Araştırma Kulübü tarafından 'Doğu Türkistan'da Neler Oluyor?' konferansı düzenlendi. Konferansta Çin'de zulme uğrayan Uygur Türklerinin yer aldığı videoyu izleyen öğrenciler gözyaşlarını tutamadı.
KBÜ Hamit Çepni Konferans Salonu'nda düzenlenen konferans saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile Doğu Türkistan marşının okunmasıyla başladı. Ardından Çin'in Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine yapmış olduğu işkence ve Uygur Türkü çocuklarının türkü ve şiirlerin yer aldığı video izlendi. Duygu dolu anların yaşandığı konferansta bazı üniversite öğrencileri gözyaşlarına hakim olamadı.
'Çin, hile ve aldatma kültürü olan bir devlettir'
Çin Araştırmaları Enstitüsü ve Uygur Akademisi Genel Sekreteri Dr. Ferhat Kurban Tanrıdağlı, Çin'de soykırım olduğunu söyledi.
Çin'de yapılan soykırıma inanmayanlar olduğunu, bunun nedenlerini açıklamadan soykırımın oradaki boyutlarını anlatmanın zor olacağını ifade eden Tanrıdağlı, 'Çin, geleneksel stratejisi hile ve aldatma kültürü olan bir devlettir. Suç işler devlet eliyle, inkar etmeye kalkışır inkar eder, kendi tezini yaymak için, savunmak için devşirdikleri kuruluşlar vardır. Türkiye'de de var. İşledikleri suçu inkar etmeye çalışıyor. Güneş balçıkla sıvanmaz, oradaki suçlar öyle bir boyuta ulaştı ki, onu gizlemek artık imkansız duruma geldi. O aşamaya gelince soykırım değil de eğitme kampları diye itiraf etti. Bunlar ne biçim eğitim kampları ki, bu kamplarda eğitim alanlar üniversite rektörleri, dünyaca meşhur sanatçılar, bilim adamları hatta futbolcular, bunların yeniden eğitime nasıl bir ihtiyacı olabilir, ne öğrenir? Orada ayakkabı tamirciliği mi öğreniyor bu yaşta? Demek ki, kendi kabahatlerini bir şekilde örtmeye çalışıyorlar. Özrü kabahatlerinden büyük. Artık gizleme şansları kalmamıştır, dünyada da çeşitli şekilde tepkiler çoğalıyor. Bizde bu tepkileri hem dile getirmek, hem Doğu Türkistan'daki bu olayların perde arkasındaki gerçekleri anlatabilmek için buralardayız' dedi.
Hon Kong olayların başlangıcında Çin'in daha önce Kazakistan'la yapmış olduğu suçluların iadesi anlaşmasından doğan sonuçları olduğunu aktaran Tanrıdağlı, şunları kaydetti:
'Şanghay Beşlisi çerçevesinde Çinliler, bizim Türk Cumhuriyetleriyle de suçluların iadesi anlaşması yapmıştı. Bugün Çinli polisler bizim Türk Cumhuriyetine gidip kendine göre suçlu buldukları insanları hiç sorgusuz sualsiz götürebiliyorlar. Bence Hong Kong'dakileri de tetikleyen Çinlilerin yaptığı o olaydır. Biz Doğu Türkistan ile Orta Asya Türk Cumhuriyetleri arasındaki bu olay çoktan yaşanıyordu, Hong Kong bunu gördü onun için suçluların iadesi anlaşmasına karşı çıktı.'
KBÜ Hamit Çepni Konferans Salonu'nda düzenlenen konferans saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile Doğu Türkistan marşının okunmasıyla başladı. Ardından Çin'in Doğu Türkistan'da Uygur Türklerine yapmış olduğu işkence ve Uygur Türkü çocuklarının türkü ve şiirlerin yer aldığı video izlendi. Duygu dolu anların yaşandığı konferansta bazı üniversite öğrencileri gözyaşlarına hakim olamadı.
'Çin, hile ve aldatma kültürü olan bir devlettir'
Çin Araştırmaları Enstitüsü ve Uygur Akademisi Genel Sekreteri Dr. Ferhat Kurban Tanrıdağlı, Çin'de soykırım olduğunu söyledi.
Çin'de yapılan soykırıma inanmayanlar olduğunu, bunun nedenlerini açıklamadan soykırımın oradaki boyutlarını anlatmanın zor olacağını ifade eden Tanrıdağlı, 'Çin, geleneksel stratejisi hile ve aldatma kültürü olan bir devlettir. Suç işler devlet eliyle, inkar etmeye kalkışır inkar eder, kendi tezini yaymak için, savunmak için devşirdikleri kuruluşlar vardır. Türkiye'de de var. İşledikleri suçu inkar etmeye çalışıyor. Güneş balçıkla sıvanmaz, oradaki suçlar öyle bir boyuta ulaştı ki, onu gizlemek artık imkansız duruma geldi. O aşamaya gelince soykırım değil de eğitme kampları diye itiraf etti. Bunlar ne biçim eğitim kampları ki, bu kamplarda eğitim alanlar üniversite rektörleri, dünyaca meşhur sanatçılar, bilim adamları hatta futbolcular, bunların yeniden eğitime nasıl bir ihtiyacı olabilir, ne öğrenir? Orada ayakkabı tamirciliği mi öğreniyor bu yaşta? Demek ki, kendi kabahatlerini bir şekilde örtmeye çalışıyorlar. Özrü kabahatlerinden büyük. Artık gizleme şansları kalmamıştır, dünyada da çeşitli şekilde tepkiler çoğalıyor. Bizde bu tepkileri hem dile getirmek, hem Doğu Türkistan'daki bu olayların perde arkasındaki gerçekleri anlatabilmek için buralardayız' dedi.
Hon Kong olayların başlangıcında Çin'in daha önce Kazakistan'la yapmış olduğu suçluların iadesi anlaşmasından doğan sonuçları olduğunu aktaran Tanrıdağlı, şunları kaydetti:
'Şanghay Beşlisi çerçevesinde Çinliler, bizim Türk Cumhuriyetleriyle de suçluların iadesi anlaşması yapmıştı. Bugün Çinli polisler bizim Türk Cumhuriyetine gidip kendine göre suçlu buldukları insanları hiç sorgusuz sualsiz götürebiliyorlar. Bence Hong Kong'dakileri de tetikleyen Çinlilerin yaptığı o olaydır. Biz Doğu Türkistan ile Orta Asya Türk Cumhuriyetleri arasındaki bu olay çoktan yaşanıyordu, Hong Kong bunu gördü onun için suçluların iadesi anlaşmasına karşı çıktı.'