Erzurum'un 1800'lü yıllardaki dev maketini yaptı
Tarihi ve Özgün Eserler Maket Sanatçısı Doğan Hattatoğlu, son çalışmasında Erzurum'un 1800'lü yıllardaki maketini yaparak önemli bir çalışmaya imza attı.
Tarihi ve Özgün Eserler Maket Sanatçısı Doğan Hattatoğlu, son çalışmasında Erzurum'un 1800'lü yıllardaki maketini yaparak önemli bir çalışmaya imza attı.
Mütevazi atölyesinde Erzurum'un tarihi yapılarını maketleştiren sanatçı Doğan Hattatoğlu, bugüne kadar birçok tarihi eserin yanı sıra, üç kutsal mescidin de birebir maketini yaptı.
Doğan Hattatoğlu'nun son bir yıldır üzerinde çalıştığı eser 1800'lü yıllarda Osmanlı dönemindeki Erzurum. Yüzde 90 seviyesine getirdiği çalışmayı en kısa sürede tamamlamayı hedefleyen Hattatoğlu, tarihi harita üzerinden çıktığı yolda önemli bir çalışmaya imza attı.
Doğan Hattatoğlu yaptığı çalışmayı İHA'ya anlattı. Erzurum'un o dönemlerde surlarla çevrili 2 içeride, 2 dışarıda olmak üzere 4 surla çevrili olduğunu belirterek, 'Erzurum şehrine girişler o dönemlerde 8 kapıdan yapılırmış. Bu kapıların dördü dışarıda, dördü de içeridedir. İçerideki 4 kapının adları, Tebriz Kapı, Erzincan Kapı, Gürcü Kapı ve Yeni Kapıdır. Dış surlarla çevrili kapılar ise Kars Kapı, Ardahan (Kavak) Kapı, İstanbul Kapı ve Harput Kapıdır. Dış surlarla çevrili kapılan adları şehirlerin yönünü doğru hangi il varsa o ilin adını almıştır' dedi.
Hattatoğlu, 1800'lü yıllardaki Erzurum'u ve yaptığı çalışmayı şöyle aktarıyor:
'Erzurum Kalesi etrafında özgün doğasına uygun evlerin restorasyonu yapılarak vatandaşların hizmetine sunuldu. Erzurum Büyükşehir Belediyesi bir evi Erzurum Teknik Üniversitesi'ne, diğerini de Atatürk Üniversitesi'ne verdi. Erzurum Teknik Üniversitesine verilen eve Erzurum arşivi taşınacak. Yani Erzurum arşivi bu binanın içerisinde bulunacak. Biz de söyledik ki yapılan bunca tarihi maketler var, bunları da bu eve alın, hatta şu an üzerinde çalışmasını yaptığım maketi sizlere vakfedeyim. Vatandaşlar arşivi gezip görmeye geldiklerinde birebir eserleri doküman maketleri ile Erzurum'u yaşasın. Bizim de yani çorbada bir tuzumuz olsun dedik. İnşallah amacımıza ulaşırız. Büyük ihtimalle Nisan 2022 ayı içerisinde binanın açılışı olacak, açılış olursa vatandaşlar yapılan eseri bitmiş haliyle görmüş olurlar.'
Mütevazi atölyesinde Erzurum'un tarihi yapılarını maketleştiren sanatçı Doğan Hattatoğlu, bugüne kadar birçok tarihi eserin yanı sıra, üç kutsal mescidin de birebir maketini yaptı.
Doğan Hattatoğlu'nun son bir yıldır üzerinde çalıştığı eser 1800'lü yıllarda Osmanlı dönemindeki Erzurum. Yüzde 90 seviyesine getirdiği çalışmayı en kısa sürede tamamlamayı hedefleyen Hattatoğlu, tarihi harita üzerinden çıktığı yolda önemli bir çalışmaya imza attı.
Doğan Hattatoğlu yaptığı çalışmayı İHA'ya anlattı. Erzurum'un o dönemlerde surlarla çevrili 2 içeride, 2 dışarıda olmak üzere 4 surla çevrili olduğunu belirterek, 'Erzurum şehrine girişler o dönemlerde 8 kapıdan yapılırmış. Bu kapıların dördü dışarıda, dördü de içeridedir. İçerideki 4 kapının adları, Tebriz Kapı, Erzincan Kapı, Gürcü Kapı ve Yeni Kapıdır. Dış surlarla çevrili kapılar ise Kars Kapı, Ardahan (Kavak) Kapı, İstanbul Kapı ve Harput Kapıdır. Dış surlarla çevrili kapılan adları şehirlerin yönünü doğru hangi il varsa o ilin adını almıştır' dedi.
Hattatoğlu, 1800'lü yıllardaki Erzurum'u ve yaptığı çalışmayı şöyle aktarıyor:
'Erzurum Kalesi etrafında özgün doğasına uygun evlerin restorasyonu yapılarak vatandaşların hizmetine sunuldu. Erzurum Büyükşehir Belediyesi bir evi Erzurum Teknik Üniversitesi'ne, diğerini de Atatürk Üniversitesi'ne verdi. Erzurum Teknik Üniversitesine verilen eve Erzurum arşivi taşınacak. Yani Erzurum arşivi bu binanın içerisinde bulunacak. Biz de söyledik ki yapılan bunca tarihi maketler var, bunları da bu eve alın, hatta şu an üzerinde çalışmasını yaptığım maketi sizlere vakfedeyim. Vatandaşlar arşivi gezip görmeye geldiklerinde birebir eserleri doküman maketleri ile Erzurum'u yaşasın. Bizim de yani çorbada bir tuzumuz olsun dedik. İnşallah amacımıza ulaşırız. Büyük ihtimalle Nisan 2022 ayı içerisinde binanın açılışı olacak, açılış olursa vatandaşlar yapılan eseri bitmiş haliyle görmüş olurlar.'