İzsiz tiroid ameliyatı estetik bütünlüğü koruyor
Adana Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yabanoğlu, izsiz tiroid ameliyatının estetik bütünlüğü koruduğunu belirterek, uygulanan yöntemin manken ve spiker gibi görselliğin ön planda olduğu meslek grupları tarafından daha çok tercih edildiğini bildirdi.
Adana Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Yabanoğlu, izsiz tiroid ameliyatının estetik bütünlüğü koruduğunu belirterek, uygulanan yöntemin manken ve spiker gibi görselliğin ön planda olduğu meslek grupları tarafından daha çok tercih edildiğini bildirdi.
Prof. Dr. Hakan Yabanoğlu, tiroid bezinin sentezlediği tiroid hormonuyla; vücudumuzdaki organ ve sistemlerin birbirleriyle uyum içerisinde çalışmasını sağladığını belirterek, tiroid bezi hastalıklarının bir kısmının medikal tedaviler ile kontrol altına alınabilirken bir kısmının da cerrahi müdahale gerektirdiğini vurguladı.
Tıp bilimindeki hızlı ilerlemeler, cerrahi yöntemlerde de gelişmeleri beraberinde getirdiğini, hastaya sağladığı avantajlar nedeniyle, son dönemlerde sıklıkla uygulanmaya başlayan yöntemlerden bir tanesinin; ağız içerisinden yapılan izsiz tiroid ameliyatı olduğunu anlatan Prof. Dr. Yabanoğlu, 'Halk arasında izsiz tiroid ameliyatı olarak bilinen TOETVA yöntemi; boyun bölgesinde herhangi bir ameliyat izi olmadan, ağız içerisinde alt dudak iç çizgisinden 3 küçük kesi ile yapılan bir ameliyattır. Bu 3 kesi bölgesine, kamera ve 2 adet cerrahi işlemi gerçekleştirecek alet yerleştirilmektedir. TOETVA aslında laparoskopik (kapalı) olarak bilinen ve birçok hastalıkta uygulanan işlemin, tiroid ameliyatlarında uygulanan farklı bir türüdür. İzsiz tiroid ameliyatı ilk kez 'Angkoon Anuwong'' tarafından uygulanmış ve 2016 yılında yayınlanan bir makale ile literatürde paylaşılmıştır' dedi.
Kozmetik avantaj nedeniyle daha çok tercih ediliyor
Dünyada ve ülkemizde son zamanlarda oldukça sık uygulanmaya başlanan TOETVA'nın hastanede yatış süresini kısaltması ve hastaya kozmetik avantaj sağlaması nedeniyle daha çok tercih edilmeye başladığını vurgulayan Prof. Dr. Hakan Yabanoğlu şöyle devam etti:
'TOETVA; özellikle tiroid hastalığının en çok görüldüğü kadın hastaların estetik kaygılarını ortadan kaldırıyor. Bu yöntemin hızlıca ilerlemesinin en büyük nedenlerinden bir tanesi boyun bölgesinde oluşan kalıcı ameliyat izinin olmayışıdır. Ağız içerisinde olan küçük yara izleri de cerrahi işlemden yaklaşık 14 - 21 gün sonra tamamen kaybolmaktadır. Manken ve spiker gibi görselliğin ön planda olduğu meslek grupları tarafından oldukça yüksek oranlarda tercih edilmektedir.'
İzsiz tiroid ameliyatında doğru hasta seçimi önem taşıyor
Standart olarak yapılan tiroid ameliyatlarından farklı olarak izsiz tiroid ameliyatında, hasta seçiminde bazı kısıtlamalar olduğunun altını çizen Prof. Dr. Yabanoğlu, 'Bu yöntemde ağız içerisindeki kesi yerleri küçüklüğü nedeniyle, çıkartılacak tiroid bezinin hacmi önem arz etmektedir. Ayrıca hastaların boyun bölgesi anatomisinin uygunluğu, daha önce boyun bölgesinden ameliyat geçirmemiş olması, ağız ve diş sağlığının iyi olması, lenf bezlerine (lateral) yayılmış tiroid kanserinin olmaması gerekmektedir' ifadelerini kullandı.
Amileyat alanında uzman hekimler tarafından yapılmalı
TOETVA yöntemi öncesinde, tüm hastaların şartların uygunluğu açısından değerlendirilmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Hakan Yabanoğlu, şunları kaydetti:
'Bu amaçla hastalarımızdan detaylı bir hastalık hikayesi, özgeçmiş ve soy geçmişine ait bilgiler alıyoruz. Daha sonra fiziki muayene ve laboratuvar incelemelerini yaparak, tüm boyun ultrasonografi ile cerrahi alandaki tüm anatomik yapıları değerlendiriyoruz. Önemli konulardan bir tanesinin ağız ve diş sağlığı olması nedeniyle ameliyat öncesi ve sonrasında hastalarımıza ağız bakım ürünleri ile birlikte enfeksiyonu kontrol altına tutabileceğimiz ilaçlar kullanıyoruz. Standart tiroid cerrahisinde olduğu gibi izsiz tiroid ameliyatında da en önemli konu; ameliyatların endoskopik (kapalı cerrahi) cerrahi işlemleri konusunda tecrübeli ve branşlaşmış olan Endokrin Cerrahisi Uzmanları tarafından tam donanımlı merkezlerde yapılmasıdır. Bu kriterler komplikasyon oranının düşük seviyede tutulabilmesinde önem taşımaktadır.'