Malatya'da kurumsal yönetim paneli
Malatya'da düzenlenen 'Neden Kurumsal Yönetim'' konulu panelde konuşan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO ) Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, 'Avrupa'da şirketlerin kurumsallaşma oranı yüzde 50'lerdeyken, bu oran ülkemizde yüzde 10'larda' dedi.
Malatya'da düzenlenen “Neden Kurumsal Yönetim'' konulu panelde konuşan Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO ) Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Avrupa'da şirketlerin kurumsallaşma oranı yüzde 50'lerdeyken, bu oran ülkemizde yüzde 10'larda” dedi.
MTSO ev sahipliğinde Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) ve Dünya Gazetesi iş birliğiyle düzenlenen “Neden Kurumsal Yönetim?” başlıklı Anadolu Panelleri'nin 7'incisi Malatya 'da gerçekleştirildi. MTSO Konferans Salonunda gerçekleştirilen panele, MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, MTSO Üyeleri, TKYD Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Tamer Saka, Türkiye Raporu Direktörü ve TKYD Ekonomi Danışmanı Can Selçuk, Dünya Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz, Meclis Üyeleri ve çok sayıda iş insanı katıldı.
Panelinde açılış konuşmasını yapan MTSO Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, Firmalarımız bu yenidünya düzenine uyum sağlayabilmeleri ve küresel sorunlarla başa çıkabilmeleri için, yönetim anlayışlarını ve iş yapma kültürlerini değiştirmesi gerekiyor.
Yeni düzende rekabet edebilmek için artık sadece üretime dayanan katma değerin yeterli olmadığı bir dünyada yaşıyoruz. O nedenle, altını çizerek “kurumsallık” diyoruz. Batılı ülkeler bu konuyu çok önemsiyor. Avrupa'da şirketlerin kurumsallaşma oranı yüzde 50'lerdeyken, bu oran ülkemizde yüzde 10'larda. Kurumsallaşma konusunda en büyük sorunu aile şirketleri yaşıyor.Türkiye'de milli gelirin büyük bölümünü aile şirketlerinin oluşturduğunun altını çizmek lazım.Bu nedenle; aile şirketleri kurumsallaşma kavramını fazlasıyla önemsemesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
TKYD Başkanı Dr. Tamer Saka ise “Dünyada ve ülkemizde yaşanan son gelişmeler kurumsal yönetim kavramının ülkelerin ve kurumların rekabetçiliğini devam ettirebilmeleri için ne derece önemli bir araç olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştur.
Dünya muazzam bir değişim sürecinin içerisinden geçmektedir. Karşı karşıya olduğumuz problemler hiç olmadığı kadar karmaşık riskler içermektedir. Dünya geniş bir şekilde yeni bir ekonomik ve siyasal dengeye evrilmektedir. Bu değişim sürecini alışagelmiş olduğumuz büyüme modelleri ile geçiştirebilmemiz mümkün olmayacaktır.
Tarihi ve kültürü ile kendine hayran bırakan, Doğu Anadolu Bölgesinin ekonomik anlamda en gelişmiş ili olan Malatya kayısı üretiminde Türkiye ve Dünya'nın bir numaralı üreticisi olmuştur. Dünyanın kayısı ihracatının yüzde 80'i Malatya ilimizden karşılanmaktadır. Bir çok kayısı fabrikasının yanı sıra tekstil fabrikalarıyla da istihdam sağlanmaktadır. Malatya ilinin ekonomisi tarıma ve tarıma dayalı sanayiye dayanır.
Bu nedenle bu işletmelerin devamlılığının sağlanması, sadece, sahipleri açısından değil, şehir, bölge ve ülke için de hayati öneme işaret etmektedir.
Geldiğimiz bu noktada ülkenin her şehrinde olduğu gibi Malatya için de teknoloji, yeşil ekonomi, inovasyon, çağın gerekleri ile donanmış insan kaynağı ve veri üzerine inşa edilmiş yeni, meydana getirici, uygulanabilir stratejilere ve büyüme modellerine ihtiyaç vardır.
Tabi ki bu yeni büyüme modelinin kurumların özel sektörün değişen talep ve ihtiyaçlarına cevap verebilecek ve kurumsal yönetim ilkelerine uyum sağlayacak şekilde yeniden yapılandırılması ile desteklenmesi gerekmektedir.
Aslında dün ve bugün yaşadığımız birçok problemin temeline baktığımızda bir sistem sıkıntısı olduğunu üzülerek görüyoruz.
Dolayısıyla artık kurumların ön plana çıktığı, hesap verebilir, sorgulanabilir, adil ve şeffaf sistemlerin oluşturulmasını garanti altına alacak anlayışın yerleştiği, bireylerden ziyade kurumların konuşulduğu bir anlayışı odağımıza almak durumundayız” şeklinde konuştu.