Otizmli genç marangozluk sayesinde hayata tutundu

Adıyaman'da otizmli 17 yaşındaki Hasan Çulcu, marangozluk sayesinde hayata tutundu.

Adıyaman'da otizmli 17 yaşındaki Hasan Çulcu, marangozluk sayesinde hayata tutundu.

Saldırgan tavırları olan 17 yaşındaki otizmli Hasan Çulcu, yaklaşık 1 yıl önce marangozluk yapan dedesinin yanında çalışmaya başladı. Dedesi Abuzer Özer ile birlikte marangozluk yapan genç, hem esnaflar hem de vatandaşlar tarafından oldukça sevildi. Daha önce kimseyle konuşmayan ve kimseyi görmek istemeyen Hasan, şuan ise gördüğüne selam vermeden geçmiyor. Babasını küçük yaşta hastalıktan kaybeden, annesi ve 10 yaşındaki erkek kardeşiyle birlikte yaşayan Hasan, marangoz dükkanında meslek öğreniyor.

Dedesinden birçok şey öğrendiğini anlatan Hasan Çulcu, 'Burada hem sıkılmıyorum hem de meslek öğreniyorum. Burada zamanım iyi geçiyor. Torna yapıyorum, çivi çakıyorum, ayak çakıyorum. Dedem her şeyi öğretti. Çivi çakmayı öğretti, tornayı öğretti, tehlikeli aletler dışında. Daha önceden evde tek başıma sıkılıyordum. Buraya geldim her şey değişti, mutluyum' dedi.

Hasan'ın oldukça çalışkan bir çocuk olduğunu söyleyen dede Abuzer Özer ise, 'Hasan'ın durumu burada çok güzel. Evde eskiden sıkılıyordu, şimdi yanıma geliyor. Meslek öğreniyor. Tahta çakmayı, çivi çakmayı, ekmek tahtası ayağı yapmayı, hızarda, makinada çalışıyor, çokta güzel gidiyor. Sıkıntısı gidiyor. Buraya gelmeden önce hırçındı, sağa sola saldırıyordu ama buraya geldikten sonra maşallah çok güzel. Gittikçe Hasan düzeliyor. Hasan'ı herkes seviyor. Hasan mahallenin gülü' şeklinde konuştu.

Otizmli çocukların aktif tutulması gerektiğini belirten anne Bedriye Özer, 'Hasan daha önceden saldırgandı açıkçası. Enerjisi fazla olduğu için evde huzursuzluk çıkarırdı, çocuklara karışırdı, sonra babamın yanına gönderdik. Buraya gelince enerjiyi tüketti. Makinalarla uğraştı, torna makinasıyla, çivi çakmayla uğraşınca biraz daha duruldu. Biraz daha ağır başlı oldu, sosyalleşti en azından. Aktif bir hayatı oldu. Burası kendisi için bir avantaj. Hani biz ona özel bir çocuk olarak bakmadık hiç, otizmli olarak bakmadık. Normal bir birey olarak yetiştirmeye çalıştım ve bunu da başardık. Bu konuda mutluyuz. Oğlumdan çok memnunum, umarım daha iyi şeyler yapar. Kimi görse selam verir, herkesi tanır hale geldi. Birini tanıyorsa ona illa selam vermeden geçmek istemez. Duymuyorsa bile uzaktan seslenir. Esnaflar da çok seviyor kendisini. Evet çok iyi oldu. Çok şükür hiçbir hırçınlığı kalmadı' diye konuştu.

Bakmadan Geçme