TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Yılmaz: 'Dünya ekonomisinde 3.3 küçülme olmuş, biz 1.8 büyüme sağlamışız'
Bingöl'ün Genç ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, 'Dünya ekonomisinde 3.3 küçülme olmuş, biz 1.8 büyüme sağlamışız. Ama dünya ile mukayese ettiğimiz zaman çok önemli bir başarı' dedi.
Bingöl'ün Genç ilçesinde vatandaşlarla bir araya gelen TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, 'Dünya ekonomisinde 3.3 küçülme olmuş, biz 1.8 büyüme sağlamışız. Ama dünya ile mukayese ettiğimiz zaman çok önemli bir başarı' dedi.
Kurban Bayramı ziyaretleri kapsamında Bingöl'e gelen TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, AK Parti Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek ile birlikte Genç ilçesi Çaytepe köyünde vatandaşlarla bir araya geldi. Türkiye'nin önemli badireler atlattığını aktaran Yılmaz, '7-8 senedir tabiri caizse pişmiş tavuğun başına gelmeyen Türkiye'nin başına geldi. 2013'ten itibaren bu Gezi hadiseleri başladı, bir iki ağacı bahane ettiler, normalde öyle bir dertleri de yok. Çünkü baktığınız zaman AK Parti döneminde ormanlarımız azalmamış. Aksine dünyada en hızlı şekilde arttıran ülkelerden biri olmuşuz. Ama birtakım bahanelerle Gezi hadiselerini başlattılar. O tam yatışmak üzereyken 17-25 Aralık hadisesi doğdu, onunla uğraşırken Suriye meselesi ve çukur hadiseleri ortaya çıktı. Şehirlerimizi kazdılar, insanlarımıza hayatı zindan ettiler. Bunlarla uğraşırken DEAŞ diye bir bela çıktı. İslamiyet'i kullanarak, İslamiyet'in adını ama İslamiyet'le hiçbir alakası olmayan vahşi bir terör örgütü. Arkasında birtakım güç odaklarıyla maalesef içerde ve dışarda birçok terör eylemleri yaptı. Bununla uğraşırken bir taraftan 15 Temmuz gibi bir hadise yaşadık. Tarihimizin en hain darbe girişimini yaşadık. Milletin silahını millete çeviren üniforma giymiş ama aslında milletin askeri olmayan hain bir takım unsurlar, bir takım dış unsurlar, ülkemizi istikrarsızlaştırmaya, demokrasimizi yıkmaya çalıştılar. Onunla baş etmeye çalışırken üstüne bu pandemi geldi' diye konuştu.
Geçmişte Türkiye'de çok krizler yaşandığını dile getiren Yılmaz, '1999 ekonomik krizini bürokrat olarak gördüm, 2001'i gördüm. O zamanlar dünyada bir sıkıntı yoktu ama bizde sıkıntı vardı. Şimdi tüm dünyada bir sıkıntı var, biz de bundan etkileniyoruz. Öyle bir farkı var. Dünyaya göre daha az etkileniyoruz. Dünya ekonomisinde 3.3 küçülme olmuş, biz 1.8 büyüme sağlamışız. Ama dünya ile mukayese ettiğimiz zaman çok önemli bir başarı bu şartlar altında. Büyümeye devam etmişiz, yatırımlarımız devam etmiş. Bu şartlar altında köylerimize, şehirlerimize hizmet etmeye devam etmişiz' şeklinde konuştu.
Sadece KÖYDES'ten Bingöl'e ciddi bir ödeneğin geldiğini ifade eden Yılmaz, 'Sadece KÖYDES'ten bu sene Bingöl'e gelen para 40 milyon TL. Bunun da 4'te 1'inden fazlasını Genç ilçemize verdik. Niye Genç ilçemize verdik, çünkü dağınık bir yapı var, sıkıntılı bir yapı var. Emin olun her sene böyle yapıyoruz. En büyük Genç'e veriyoruz. Pozitif ayrımcılık diyorlar. Olumlu yönde bir ayrımcılık yapıyoruz. Dağınık bir yapı var, hizmetlerin köylerimize gitmesi için elimizden geldiğince Genç ilçesine daha fazla öncelik veriyoruz. Diğer ilçelerimiz bazen bize kızıyor doğrusu ama biz diyoruz ki hepsi bizim için bir. Emin olun hiçbir farkı yok. Ama burada daha dağınık bir yapı olduğu için, daha sıkıntılı bir coğrafya olduğu için ister istemez buraya daha fazla bir kaynak vermeye çalışıyoruz' dedi.
Kurban Bayramı ziyaretleri kapsamında Bingöl'e gelen TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, AK Parti Bingöl Milletvekili Feyzi Berdibek ile birlikte Genç ilçesi Çaytepe köyünde vatandaşlarla bir araya geldi. Türkiye'nin önemli badireler atlattığını aktaran Yılmaz, '7-8 senedir tabiri caizse pişmiş tavuğun başına gelmeyen Türkiye'nin başına geldi. 2013'ten itibaren bu Gezi hadiseleri başladı, bir iki ağacı bahane ettiler, normalde öyle bir dertleri de yok. Çünkü baktığınız zaman AK Parti döneminde ormanlarımız azalmamış. Aksine dünyada en hızlı şekilde arttıran ülkelerden biri olmuşuz. Ama birtakım bahanelerle Gezi hadiselerini başlattılar. O tam yatışmak üzereyken 17-25 Aralık hadisesi doğdu, onunla uğraşırken Suriye meselesi ve çukur hadiseleri ortaya çıktı. Şehirlerimizi kazdılar, insanlarımıza hayatı zindan ettiler. Bunlarla uğraşırken DEAŞ diye bir bela çıktı. İslamiyet'i kullanarak, İslamiyet'in adını ama İslamiyet'le hiçbir alakası olmayan vahşi bir terör örgütü. Arkasında birtakım güç odaklarıyla maalesef içerde ve dışarda birçok terör eylemleri yaptı. Bununla uğraşırken bir taraftan 15 Temmuz gibi bir hadise yaşadık. Tarihimizin en hain darbe girişimini yaşadık. Milletin silahını millete çeviren üniforma giymiş ama aslında milletin askeri olmayan hain bir takım unsurlar, bir takım dış unsurlar, ülkemizi istikrarsızlaştırmaya, demokrasimizi yıkmaya çalıştılar. Onunla baş etmeye çalışırken üstüne bu pandemi geldi' diye konuştu.
Geçmişte Türkiye'de çok krizler yaşandığını dile getiren Yılmaz, '1999 ekonomik krizini bürokrat olarak gördüm, 2001'i gördüm. O zamanlar dünyada bir sıkıntı yoktu ama bizde sıkıntı vardı. Şimdi tüm dünyada bir sıkıntı var, biz de bundan etkileniyoruz. Öyle bir farkı var. Dünyaya göre daha az etkileniyoruz. Dünya ekonomisinde 3.3 küçülme olmuş, biz 1.8 büyüme sağlamışız. Ama dünya ile mukayese ettiğimiz zaman çok önemli bir başarı bu şartlar altında. Büyümeye devam etmişiz, yatırımlarımız devam etmiş. Bu şartlar altında köylerimize, şehirlerimize hizmet etmeye devam etmişiz' şeklinde konuştu.
Sadece KÖYDES'ten Bingöl'e ciddi bir ödeneğin geldiğini ifade eden Yılmaz, 'Sadece KÖYDES'ten bu sene Bingöl'e gelen para 40 milyon TL. Bunun da 4'te 1'inden fazlasını Genç ilçemize verdik. Niye Genç ilçemize verdik, çünkü dağınık bir yapı var, sıkıntılı bir yapı var. Emin olun her sene böyle yapıyoruz. En büyük Genç'e veriyoruz. Pozitif ayrımcılık diyorlar. Olumlu yönde bir ayrımcılık yapıyoruz. Dağınık bir yapı var, hizmetlerin köylerimize gitmesi için elimizden geldiğince Genç ilçesine daha fazla öncelik veriyoruz. Diğer ilçelerimiz bazen bize kızıyor doğrusu ama biz diyoruz ki hepsi bizim için bir. Emin olun hiçbir farkı yok. Ama burada daha dağınık bir yapı olduğu için, daha sıkıntılı bir coğrafya olduğu için ister istemez buraya daha fazla bir kaynak vermeye çalışıyoruz' dedi.