Uygur: 'Herkes sanatçı potansiyeli taşır'
Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı S. Haluk Uygur, herkesin sanatçı potansiyeli taşıdığını söyledi.
Altınoran Düşünce ve Sanat Derneği Başkanı S. Haluk Uygur, herkesin sanatçı potansiyeli taşıdığını söyledi.
Uygur, Dr. Sabri Yurdakul'un 'Kırmızı Koltuk' programında, 'Yaşamım boyunca anlattığım dersleri 15 dakikaya sığdırdım' dedi.
'İnsan ne kadar bilirse o kadar düşünür' diyen Uygur, çocuklara matematik, geometri, coğrafya gibi bilgilerin öğretilmesi gerektiğini belirterek, 'Ama önce sanatın öğretilmesi lazım' dedi.
41 yıllık hekimlik hayatında 500 binin üzerinde hastaya baktığını anlatan Uygur, bu süre içinde resmi hiçbir şikyet almadığını ifade ederek, 'Belki de bu, sanatın bende oluşturmuş olduğu düşünme sistematiğinin etkisinin rolünün olabileceğini düşünüyorum' dedi.
Adana'da bir çok sanatsal kurumun kurulmasına önderlik ettiğini kaydeden Uygur, çoğu sanat tarihi, felsefe ve fotoğraf olmak üzere 70 kitabının bulunduğunu söyledi. Uygur, 'Sanatın ve bir çok sanat organizasyonlarının içinde oldum. İnsan beyni düşünme sistematiği içeren bir organizasyondur. Van Gogh'un ayçiçeği tablosu bir sanat değildir, bu tablo sanatın bir ürünüdür. Bana göre herkes sanatçı potansiyeli taşır. Ancak bunlardan bir kısmı bazı tekniklere yeteneği olması veya bu teknikleri öğrenmesine bağlıdır. O da beynindeki sanat potansiyelini dışa aktarır. O zaman resmi kullanırsa ressam, fotoğrafı kullanırsa fotoğrafçı, tiyatroyu kullanırsa tiyatrocu denilebilir. Aslında sanatı yapan insanlar beynindeki sanatı multidisipliner olarak düşünürler' diye konuştu.
Sanatçıları fotoğrafçı, ressam, tiyatrocu gibi ayırmak istemediğini, hepsine sanatçı dediğini ifade eden S.Haluk Uygur, 'Aslında herkes bir sanatçıdır. Herkes mesleğini yaparken sanatın o düşünme sistematiğini içerisine katarsa yaptığı iş bir sanat haline gelir' şeklinde konuştu.
Uygur, Dr. Sabri Yurdakul'un 'Kırmızı Koltuk' programında, 'Yaşamım boyunca anlattığım dersleri 15 dakikaya sığdırdım' dedi.
'İnsan ne kadar bilirse o kadar düşünür' diyen Uygur, çocuklara matematik, geometri, coğrafya gibi bilgilerin öğretilmesi gerektiğini belirterek, 'Ama önce sanatın öğretilmesi lazım' dedi.
41 yıllık hekimlik hayatında 500 binin üzerinde hastaya baktığını anlatan Uygur, bu süre içinde resmi hiçbir şikyet almadığını ifade ederek, 'Belki de bu, sanatın bende oluşturmuş olduğu düşünme sistematiğinin etkisinin rolünün olabileceğini düşünüyorum' dedi.
Adana'da bir çok sanatsal kurumun kurulmasına önderlik ettiğini kaydeden Uygur, çoğu sanat tarihi, felsefe ve fotoğraf olmak üzere 70 kitabının bulunduğunu söyledi. Uygur, 'Sanatın ve bir çok sanat organizasyonlarının içinde oldum. İnsan beyni düşünme sistematiği içeren bir organizasyondur. Van Gogh'un ayçiçeği tablosu bir sanat değildir, bu tablo sanatın bir ürünüdür. Bana göre herkes sanatçı potansiyeli taşır. Ancak bunlardan bir kısmı bazı tekniklere yeteneği olması veya bu teknikleri öğrenmesine bağlıdır. O da beynindeki sanat potansiyelini dışa aktarır. O zaman resmi kullanırsa ressam, fotoğrafı kullanırsa fotoğrafçı, tiyatroyu kullanırsa tiyatrocu denilebilir. Aslında sanatı yapan insanlar beynindeki sanatı multidisipliner olarak düşünürler' diye konuştu.
Sanatçıları fotoğrafçı, ressam, tiyatrocu gibi ayırmak istemediğini, hepsine sanatçı dediğini ifade eden S.Haluk Uygur, 'Aslında herkes bir sanatçıdır. Herkes mesleğini yaparken sanatın o düşünme sistematiğini içerisine katarsa yaptığı iş bir sanat haline gelir' şeklinde konuştu.