Yavru kuzuya evlerinde bebek gibi bakıyorlar
Tokat'ta, bebek gibi evde bakılan yavru kuzu emekli çiftin neşe kaynağı oldu.
Tokat'ta, bebek gibi evde bakılan yavru kuzu emekli çiftin neşe kaynağı oldu.
İstanbul'da 30 yıl çalıştıktan sonra emekli olarak memleketleri Tokat'a dönen Esin (51) ve İbrahim Kar (59) çiftinin 2 oğlundan Sadık Kar (30) geçtiğimiz yıl hayatını kaybetti. Büyük üzüntü yaşayan aile köylerinde defnettikleri oğullarının mezarına her fırsatta ziyarete gitmeye başladı. Birkaç ay önce yaptıkları mezar ziyareti sonrasında köylerine giden aile beklemedikleri bir sürprizle karşılaştı. Bir akrabalarının yeni doğan ikiz kuzusunun annesi tarafından tam beslenememesi nedeni ile yavru kuzu aileye bakmaları için hediye edildi. Yeşilırmak Mahallesi'ndeki evlerine yavru kuzu ile dönen aile apartman dairesinde onunla birlikte yaşamaya başladı. Evlat acısını bir nebze olsun dindirmeye çalışan aile yavru kuzuya adeta bebekleri gibi davranıyor. Altı bezlenip, biberonla sütle beslenen kuzu ise ev hayatına alışmış durumda. Geceleri bir koli içerisinde uyuyan kuzucuk sabahın ilk ışıkları ile birlikte günün yarısını evde yarısını çarşıda geçiriyor. Yaşlı adam çarşıya çıkarken kuzusunu yanından ayırmıyor. Yolda sahibinin peşini bırakmadan yürüyen sevimli kuzu ise görenlerin ilgi odağı oluyor.
'Aynı çocuğumuz gibi oldu'
Kucağından indirmediği kuzuya gözü gibi bakan Esin Kar, Sürmeli ile günlerinin güzel geçtiğini ifade ederek, 'Birlikte gezmeye gidiyoruz, çarşıya beraber çıkıyoruz. Peşimizde koşuyor. Yorulunca kucağımıza alıyoruz. Dedesiyle çok geziyor. Aynı çocuğumuz gibi oldu. Oğlumun terzi dükkanı var. Birlikte dükkanı açıyorlar. Oradan da kahveye gidiyorlar. Orada herkes Sürmeli ile fotoğraf çekiniyormuş. Sonra eve geliyor sütünü içiriyoruz. Sonra tekrar gezmeye gidiyorlar' dedi.
Bebek gibi bakıyorlar
Sürmelinin mahallenin de maskotu haline geldiğine dikkat çeken Kar, 'Yolda gören herkes çok seviyor. Bana sat diyenler oluyor. İnsanın canı satılır mı? O bize can oluyor. Neşe kaynağı oluyor. Evimizin arkasında bahçe var odunluğumuz var. Gittiği yere kadar besleyeceğiz. Ev içerisinde bezliyorum. Sürmeliyi bebe şampuanıyla yıkıyorum' diye konuştu.
Kahveye, çarşıya birlikte gidiyorlar
İbrahim Kar ise köyde akrabalarının ikiz yavrulayan koyunun bu kuzuyu doyuramadığını ve kendilerine hediye etmek istediklerini söylemesi üzerine kuzuyu alıp eve getirdiklerini ve bir çocuk gibi bakımını üstlendiklerini söyledi. Kar, 'Önce evde bakamayız diye düşündük. Ama 'rahatsız etmez sizi' dediler. Aldık getirdik. Birlikte çok güzel vakit geçiriyoruz. Bakkala, kahveye, çarşıya gidiyoruz. Gören herkes seviyor. Fotoğraf çekinmek istiyor. Ben çok mutluyum Sürmeli ile. Adeta çocuğumuz gibi. Kahveye gidiyoruz. Orada bile geliyor kucağıma oturuyor' ifadelerini kullandı.
İstanbul'da 30 yıl çalıştıktan sonra emekli olarak memleketleri Tokat'a dönen Esin (51) ve İbrahim Kar (59) çiftinin 2 oğlundan Sadık Kar (30) geçtiğimiz yıl hayatını kaybetti. Büyük üzüntü yaşayan aile köylerinde defnettikleri oğullarının mezarına her fırsatta ziyarete gitmeye başladı. Birkaç ay önce yaptıkları mezar ziyareti sonrasında köylerine giden aile beklemedikleri bir sürprizle karşılaştı. Bir akrabalarının yeni doğan ikiz kuzusunun annesi tarafından tam beslenememesi nedeni ile yavru kuzu aileye bakmaları için hediye edildi. Yeşilırmak Mahallesi'ndeki evlerine yavru kuzu ile dönen aile apartman dairesinde onunla birlikte yaşamaya başladı. Evlat acısını bir nebze olsun dindirmeye çalışan aile yavru kuzuya adeta bebekleri gibi davranıyor. Altı bezlenip, biberonla sütle beslenen kuzu ise ev hayatına alışmış durumda. Geceleri bir koli içerisinde uyuyan kuzucuk sabahın ilk ışıkları ile birlikte günün yarısını evde yarısını çarşıda geçiriyor. Yaşlı adam çarşıya çıkarken kuzusunu yanından ayırmıyor. Yolda sahibinin peşini bırakmadan yürüyen sevimli kuzu ise görenlerin ilgi odağı oluyor.
'Aynı çocuğumuz gibi oldu'
Kucağından indirmediği kuzuya gözü gibi bakan Esin Kar, Sürmeli ile günlerinin güzel geçtiğini ifade ederek, 'Birlikte gezmeye gidiyoruz, çarşıya beraber çıkıyoruz. Peşimizde koşuyor. Yorulunca kucağımıza alıyoruz. Dedesiyle çok geziyor. Aynı çocuğumuz gibi oldu. Oğlumun terzi dükkanı var. Birlikte dükkanı açıyorlar. Oradan da kahveye gidiyorlar. Orada herkes Sürmeli ile fotoğraf çekiniyormuş. Sonra eve geliyor sütünü içiriyoruz. Sonra tekrar gezmeye gidiyorlar' dedi.
Bebek gibi bakıyorlar
Sürmelinin mahallenin de maskotu haline geldiğine dikkat çeken Kar, 'Yolda gören herkes çok seviyor. Bana sat diyenler oluyor. İnsanın canı satılır mı? O bize can oluyor. Neşe kaynağı oluyor. Evimizin arkasında bahçe var odunluğumuz var. Gittiği yere kadar besleyeceğiz. Ev içerisinde bezliyorum. Sürmeliyi bebe şampuanıyla yıkıyorum' diye konuştu.
Kahveye, çarşıya birlikte gidiyorlar
İbrahim Kar ise köyde akrabalarının ikiz yavrulayan koyunun bu kuzuyu doyuramadığını ve kendilerine hediye etmek istediklerini söylemesi üzerine kuzuyu alıp eve getirdiklerini ve bir çocuk gibi bakımını üstlendiklerini söyledi. Kar, 'Önce evde bakamayız diye düşündük. Ama 'rahatsız etmez sizi' dediler. Aldık getirdik. Birlikte çok güzel vakit geçiriyoruz. Bakkala, kahveye, çarşıya gidiyoruz. Gören herkes seviyor. Fotoğraf çekinmek istiyor. Ben çok mutluyum Sürmeli ile. Adeta çocuğumuz gibi. Kahveye gidiyoruz. Orada bile geliyor kucağıma oturuyor' ifadelerini kullandı.