İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yalçınkaya: 'Ülkemizde her 3 hastadan biri hipertansiyon ile karşı karşıya'

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Asena Serap Yalçınkaya, '21'inci yüzyılın vebası olarak tanımlanan hipertansiyon dünyada 1 buçuk milyar insanı etkilemekte. Ülkemize baktığımız zaman ülke nüfusunun yüzde 33'ünü etkilemekte. Yani bu her 3 hastadan 1'i hipertansiyon ile karşı karşıya demektir' dedi.

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Yalçınkaya: 'Ülkemizde her 3 hastadan biri hipertansiyon ile karşı karşıya'

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Asena Serap Yalçınkaya, “21’inci yüzyılın vebası olarak tanımlanan hipertansiyon dünyada 1 buçuk milyar insanı etkilemekte. Ülkemize baktığımız zaman ülke nüfusunun yüzde 33‘ünü etkilemekte. Yani bu her 3 hastadan 1’i hipertansiyon ile karşı karşıya demektir” dedi.

Elazığ Mediline Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Asena Serap, hipertansiyon hakkında bilgilendirme bulundu. Hipertansiyonu tetikleyen en büyük faktörün stres olduğunu belirten Uzm. Dr. Asena Serap Yalçınkaya, “Sinsi katil veya 21’inci yüzyılın vebası olarak tanımlanan hipertansiyon dünyada 1 buçuk milyar insanı etkilemekte. Ülkemize baktığımız zaman ülke nüfusunun yüzde 33‘ünü etkilemekte. Yani bu her 3 hastadan 1’i hipertansiyon ile karşı karşıya. Bizler de polikliniğimizde yüzde 25 oranında hipertansiyon hastalarına rastlamaktayız. Hipertansiyon sebeplerine baktığımız zaman karşımıza ilk başta stres çıkıyor. Diğer sebeplere baktığımız zaman alkol, sedanter yaşam, obezite, yüksek kolesterol düzeyleri, onun dışında yanlış beslenme şekilleri ve endokrin hastalıklar” diye konuştu.

“Hastalara biraz daha mutlu olmayı ve kalabilmeyi öğütlüyoruz”

Hipertansiyonun önemine değinen Uzm. Dr. Asena Serap Yalçınkaya, “Hipertansiyon bizler için neden önemli? Hastalarda bazı ölümcül sonuçlara olan durumlara yol açabiliyor. Kalp, beyin, göz, böbrek üzerinde yani organlar üzerinde bazı hasarlar bırakabiliyor. Kalp yetmezliği, inme, beyin kanamaları, yine göz kayıpları, böbrek yetmezlikleri gibi durumlarla karşımıza çıkabiliyor. Hipertansiyonu en çok tetikleyen, ataklarına en sık neden olan durum stres ve stresli yaşam koşulları. Biz bu aşamada hastalarımıza neler öneriyoruz. Stresle başa çıkma yolarını öğütlüyoruz. Bunun için düzenli uyku, beslenme ve spor öneriyoruz. Aslında hastalara biraz daha mutlu olmayı ve mutlu kalabilmeyi öğütlüyoruz. Stresle başa çıkma yöntemlerinden ilk önerdiğimiz yaşam tarzı değişikliği oluyor. Tabi yaşam tarzı değişikliğinin yanı sıra bazı hastalarımıza ilaç tedavileri ve psikolojik destek de öneriyoruz” şeklinde konuştu.