- Haberler
- Malatya
- Öğrenci topluluklarından Aksa Tufanı operasyonu yıl dönümü nedeniyle anlamlı etkinlik
Öğrenci topluluklarından Aksa Tufanı operasyonu yıl dönümü nedeniyle anlamlı etkinlik
İlahiyat Camii bahçesinde düzenlenen etkinlik, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı ve ardından Filistinli Aktivist ve şehid babası Me'mun Ebu'l Hasan'ın öğrencilere seslenmesiyle devam etti.
İnönü Üniversitesi Öğrenci Toplulukları, 7 Ekim Aksa Tufanı operasyonunun yıl dönümü dolayısıyla basın açıklaması düzenleyerek, akabinde yürüyüş düzenlediler.
İlahiyat Camii bahçesinde düzenlenen etkinlik, Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı ve ardından Filistinli Aktivist ve şehid babası Me'mun Ebu'l Hasan'ın öğrencilere seslenmesiyle devam etti.
"Şehid olan oğlum Hasan da Kimya Mühendisliği mezunuydu"
Üniversite öğrencileri ile bir araya gelmekten memnuniyet duyduğunu belirten Filistinli Aktivist ve şehid babası Ebu'l Hasan, "Ümmetin geleceği sizlersiniz. Ve ümmetin kültürlü insanları da sizlersiniz. Şehid olan oğlum Hasan da Kimya Mühendisliği mezunuydu. Oğlum Hasan, şehit olduğu için Allah'a hamdediyorum. Oğlum şehit olduğunda 2 tane düşmanı öldürdü ve 7 taneyi de yaraladı. Aksa Tufanı operasyonundan 40 gün sonra ilk istişhad eylemi oğlum tarafından gerçekleştirildi." dedi.
"Kassam gözlerini Mescid-i Aksa'ya dikti, siz de gözlerinizi Aksa'ya dikin"
Öğrencilerin Kassam Tugayları sözcüsü Ebu Ubeyde'nin fotoğraflarını taşıdıklarından dolayı memnuniyetini dile getiren Ebu'l Hasan, şöyle devam etti: "Direniş, Filistin ve Gazze genelinde durumun nasıl olduğunu merak ettiğinizi biliyorum. Size müjdeliyorum ki; direniş Gazze'de ve Batı Şeria'da gayet iyi durumda. Askeri yapılanma gayet iyi bir durumda. Ve bu harekatlar yıllar boyu devam edecek. Sizlerden dua ve gücünüzün yetebileceği yardımları bekliyorlar. Gazze'de insani durum gerçekten çok kötü bir durumda. 2'inci Dünya Savaşı'ndan bu yana siyonist israil'in gerçekleştirmiş olduğu bu saldırılara hiçbir zaman rastlamadık. Aksa Tufanı isminden de belli olacağı şeklinde ve çevresinde Aksa ve çevresinde gerçekleşmiş bir tufandır. Kassam gözlerini Aksa'ya dikti, siz de gözlerinizi Aksa'ya dikin. İsrail vakit aralıklı gerçekleştirmiş olduğu saldırılarını ve işgallerini mekansal olarak da gerçekleştirmeyi diliyor. Kalbimizin yarısı Gazze'de, yarısı Aksa'da. Ümidim önce Allah'tan sonra sizlerden. Siz, direnişin elçilerisiniz. Filistin'de gerçekleşen olayları insanların tamamına anlatmanızı istiyorum. Filistin'de mücahitlere ve direnişe yardım etmeye teşvik etmenizi istiyorum. Duayla, boykotla ve mali olarak yardımcı olmakla elinizden gelen her yardımı yapmanızı diliyoruz."
Filistinli Aktivist Ebu'l Hasan'ın konuşmasının ardından öğrencilerden Eyyüp Yiğit, basın açıklamasını okudu.
"HAMAS'a ve İzzeddin El-Kassam Tugayları'na selam olsun"
Açıklamaya, Tevbe suresinin 39'uncu ayeti ile başlayan Yiğit, "Ey iman edenler! Size ne oldu ki, ‘Allah yolunda seferber olun’ denilince yerinize çakılıp kaldınız; yoksa ahiretten vazgeçip dünya hayatıyla yetinmeye razı mı oldunuz? Halbuki dünya hayatının sağladığı fayda, ahiretinkine göre pek azdır.' Bu ayet uyarınca hareket eden, müjdesini cihad ve şehadet iklimleri üzerine kuran; ümmetin ikbalini ve selametini 365 gündür sıkılmadan, şikayet etmeden taşıyan; nice azlığın nice çokluğa galip geldiğini gösteren mücahid Filistin halkına ve onlara yol gösteren evlatları HAMAS'a ve İzzeddin El-Kassam Tugayları'na selam olsun" dedi.
"Günümüz Müslümanlarının en önemli sınavı haline gelmiştir"
Yiğit, "Sene-i devriyesinde olduğumuz, tüm insanlığın şahitlik ettiği bu hak-batıl mücadelesinde, zoru kolay eden ve Müslümanların ilk kıblegâhını savunan Filistinli Müslümanların ahvalini kavramak, onların cesaretinden bir parçaya sahip olup harekete geçmek, günümüz Müslümanlarının en önemli sınavı haline gelmiştir. Yıllardır süren mücadelenin, siyonist terör destekçisi gruplar ve devletler tarafından pasifize edilmeye çalışıldığına; çözüm ve barış başlıkları altında dökülen gözyaşı ve akan kanın üzerinin örtülmeye çalışıldığına şahidiz. İki devletli çözüm, geçici ateşkesler ve hiçbir zaman gerçekleşmeyecek olan yardım sözleriyle Filistin halkına karşı yapılan bu saldırıların, Müslüman ülkelerin hükümetleri nezdinde bir çaba uyandıracağı umudundayız" ifadelerini kullandı.
"Müslüman ülkelerin yöneticilerinin, siyonist rejim savunucularına yem olduklarını görmekteyiz"
"Bu arayışa bir gayretle sarılan Müslüman milletlerin, geçen bir yıllık mücadele süresince sokaklardan meydanlara, sınırlardan dağlara kadar ülkelerini karış karış özgürlük ve cihad ülküsü ile adımlamış; devletlerinden Filistin halkının yıllardır süren ve artık kıvılcım alan bu kutlu müjdenin yolunda zafer ve şehadet adımlarıyla yürümelerini istemiştir." diyerek devam eden Yiğit, "Ne yazık ki, görmekte olduğumuz tablo, Müslüman ülkelerin yöneticilerinin toplumlarının bu isteklerini hâlâ anlayamamakta olduğu; sahte barış önerileri, kirli diplomasi oyunları ve tükenmiş bir adalet duygusuna sahip siyonist rejim savunucularına yem olduklarını göstermektedir." diye belirtti.
Açıklamasında, uluslararası kuruluşların Filistin için yeterli adımlar atmadığını belirten Yiğit, “Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi platformlardan beklenen kararların çıkmasını ummak yerine, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın etkinliğinin artırılması gerekiyor" dedi.
"On binlerce insanın hesabı sizi kahredecek"
Yiğit, ayrıca, Müslüman ülkelerin liderlerine seslenerek, kendi halklarının özgürlük taleplerini dikkate almaları gerektiğini vurgulayarak, "Aksi takdirde bu süreçte hayatını kaybeden on binlerce insanın hesabı sizi kahredecek" dedi.
"Gazze direnişinin desteklenmesi tarihi ve vicdani bir sorumluluktur"
Gazze direnişinin desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Yiğit, "Gazze halkının istiklalinin korunması, tarihi ve vicdani bir sorumluluktur. Bu bağlamda taleplerimizi kamuoyuna duyuruyoruz. Üçüncü ülkeler üzerinden siyonist işgal rejimine yapılan ticaretten vazgeçilsin. Filistin devletinin tanınması ve Gazze'deki soykırımın durdurulması için çaba sarf eden devletlere destek verilsin. Gazze'de kalıcı ateşkesin sağlanması yönündeki şartlara destek verilsin. Gazze'deki insani yardımların ulaştırılmasına yönelik uluslararası kararların pratikte yerine getirilmesi için baskı yapılsın. Lübnan halkına yapılan saldırıları durduracak somut adımlar atılsın. Siyonist işgal rejimine destek sağlayan ürünler boykot edilmeye devam edilsin." ifadelerine yer verdi.
"Bu işgal Allah'ın izni ile bitecek"
Son olarak Yiğit, Peygamber Efendimiz'in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) hadislerine de atıfta bulunarak, "Ümmetimden bir topluluk daima hak üzere olacak" sözlerini hatırlattı. "Bu işgal Allah'ın izni ile bitecek ve biz üzerimize düşenleri tam olarak yapmak için çaba sarf edeceğiz" şeklinde konuştu.
Basın açıklamasının ardından dua edildi. Yapılan duanın ardından Gazze'ye destek, işgalci siyonistlere lanet sloganları eşliğinde başlayan yürüyüş, Kız Öğrenci Yurdunda son buldu.