Psikologlar kadın şiddetine karşı aileleri uyardı
Ordu'da 20 yaşındaki genç balerin Ceren Özdemir'in bıçaklı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmesi büyük infial oluştururken psikologlar kadına şiddeti ve kadın cinayetlerini engellemek adına toplumun çocukları iyi yetiştirmesi gerektiğine dikkat çekti.
Ordu’da 20 yaşındaki genç balerin Ceren Özdemir’in bıçaklı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmesi büyük infial oluştururken psikologlar kadına şiddeti ve kadın cinayetlerini engellemek adına toplumun çocukları iyi yetiştirmesi gerektiğine dikkat çekti.
Ordu Medical Park Hastanesi Psikolog Dr. Funda Es, kadına şiddet denildiğinde akıllara sadece fiziksel şiddet geldiğini, oysa fiziksel şiddet dışında, psikolojik şiddet yani değersiz hissettirmek, hakaret etmek, aşağılamak, ihmal etmek, taciz ve tecavüzü de unutmamak gerektiğine dikkat çekti. Funda Es, “Bu kavramların hepsi psikolojik, duygusal şiddeti kapsamaktadır. İnsanlar şiddet içeren olaylar ve haberler karşısında artık duyarsızlaşmış bir halde. Çoğu kadın ekonomik özgürlüğü olmadığı veya boşanmak ’kötü’ bir olay gibi karşılandığı için evde kalıp şiddet görmeye devam ediyor. Şiddet gördüğü yerden ayrılmayan kadın, orada kalmaya devam ettikçe şiddetin şekli, yoğunluğu da artmaktadır” diye konuştu.
Ailenin yetiştirme şekli çok önemli
Erkeklerin, ’erkekliği’ bir güç gibi görmesinin ve bunu kanıtlama ihtiyacının ailelerin çocuklarını yetiştirme şekliyle ilişkili olduğunun altını çizen Psikolog Funda Es sözlerini şu açıklamayı yaptı: “Bu algı devam ettiği sürece çatışmalar ve tartışmalar devam edecektir. Hukukta hepimizin duyduğu insan hakları, vatandaşlık hakkı, birey hakkı gibi yaygın kavramlar vardır ve bunların hiç birinde erkek hakkı kadın hakkı gibi bir ifade geçmez çünkü kadın da erkek de birer bireydir ve her anlamda eşit hak ve özgürlüklere sahiptir, kanun önünde tüm kadınlar ve erkekler eşittir. Çeşitli yanlış düşünce ve yaklaşımlar, hatalı toplumsal öğretilerden yanlış anlamlar çıkararak kadına yönelik yapılan şiddet, aşağılama, hakaret, ötekileştirme gibi davranışlar suç teşkil etmektedir. Günümüzde kadınlar artık daha çok okuyor, daha bilinçli ve daha özgüvenli. Erkeğin, kurduğu otoritenin karşısında boyun eğen bir kadın olmadığını görmesi, sözünün dinlenmemesi gibi bahaneler erkeğin şiddete başvurmasına sebep olan alt faktörler olabilir. Bu nedenle kadına şiddeti ve kadın cinayetlerini engellemek istiyorsak topluma en büyük katkımız çocuklarımızı bilinçli yetiştirmek olacaktır. Cinsiyet farkını öğrenmeleri çocukların kimlik oluşumu için önemlidir ancak çocuklarımıza cinsiyetlerden herhangi birinin ötekine üstünlüğü ya da ayrıcalığı olduğu öğretmek doğru değildir.”