YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas'dan online eğitim vurgusu

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, korona virüs sonrasında artık ideal olanın online destekli öğrenme sisteminin oturduğunu belirterek, ' Yani bazı etkinlikleri yüz yüze vereceksiniz, ama bilgi aktarımını online da yapın' dedi.

YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas'dan online eğitim vurgusu

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, korona virüs sonrasında artık ideal olanın online destekli öğrenme sisteminin oturduğunu belirterek, “ Yani bazı etkinlikleri yüz yüze vereceksiniz, ama bilgi aktarımını online da yapın” dedi.

Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nde (MTÜ) online olarak düzenlenen “Covid-19 Sürecinde Dünya ve Türkiye’deki Yükseköğretim ve Kalite Çalışmaları” programına konuşmacı olarak Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas katıldı. Covid-19 ile mücadele kapsamında alınan tedbirler nedeniyle Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nde Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi (MTÜ-UZEM) sisteminin üzerinden derslerin verilmesinin yanında, bilimsel, akademik idari toplantılarda yine aynı şekilde online canlı olarak gerçekleştiriliyor.

Online toplantıya YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Rektör Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, rektör yardımcıları, yöneticiler, akademisyenler, MTÜ Kalite Kurulu Üyeleri katıldı.

Online toplantının açılışını yapan MTÜ Rektörü Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, “Yükseköğretim Kalite Kurulu Başkanım Sayın Prof. Dr. Muzaffer Elmas hocama online toplantı için çok teşekkür ediyorum. Prof. Dr. Muzaffer Elmas hocam ile birlikte kalite akreditasyon sisteminde de sağ olsun, birlikte çalıştık. Prof. Dr. Muzaffer Elmas hocam, biz hepimiz tüm sistemlerin onaylanması, akreditasyon sistemine girilmesi, değerlendirilmesi için kendi üniversitesinin yazılımı olan çok güzel bir sistem getirdi. Bu anlamda da bize verdiği desteklerden dolayı da çok teşekkür ediyoruz. Her daim açık yürekli oluşu, hiçbir zaman hiçbir bilgiyi saklamayışı bize her daim enerji verdi. Çünkü kalitenin olmazsa olmazıydı bu. Sayın hocam; şimdi bizim kalite çalışmaları tahmin edersiniz ki az çok kaliteci olmamız vesilesiyle kuruluş anımızdan itibaren diğer çalışmaları yapmadan önce ben kalite ile ilgili bizim kendi işleyişimiz olmalı diyerek arkadaşları bu sürece dahil ettim. ‘Kalitecilerle çalışmak zordur’ derler ya, onlardan dinlemek lazım bunu. Ama kaliteye alıştılar, özümsediler onu gördüm. Birlikte de bu anlamda çalışmaları yürütüyoruz. Bildiğiniz üzere ilk açıldığımızda beş fakültemiz vardı, şu anda sağlık bilimleri fakültemiz açıldı. Kalite çalışmaları da üreten üniversite olarak, kayısı ile ilgili, Malatya’nın kendi öz değeri ile ilgili çalışmalarımız var.

Kayısı ve Ürün Geliştirme Uygulama Araştırma Merkezi’miz var. Ürünler çıkarttık. Burada ürettiğimiz ürünlerin topluma faydasını düşünüyoruz. Yine bu konuda dezenfektan üretimimiz var. Bu konuda da özel formüllerle, hocalarla birlikte çalıştık. Sizleri tebrik etmek istiyoruz. Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Avrupa Yükseköğretimde Kalite Güvencesi Birliği (ENQA) üye oldu. Bu bizim için gurur kaynağı oldu. Büyük bir mücadele verildi, kabul edilmeni çok zor olduğunu biliyorum. Bunu başardığınız içinde gerçekten çok teşekkür ediyoruz” dedi.

"Küçük üniversite büyük üniversite yok”

Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas da konuşmasında, üniversitelerin bugünün değişim dünyasında küçük üniversite, büyük üniversite, yeni üniversite, eski üniversiteler bu cümlelerin artık olmadığına dikkat çekip, “ Bir kimse bir şeyin iyisini yapmak istiyorsa her atmosferde, her mekanda yapabilir. Bizim amacımız ne olmalı, üniversiteye düşen? Kompleks ve hızlı değişen dünyaya ayak uyduracak mesleki ve etik açıdan yüksek bilgi beceri ve yetkinlikte mezunlar yetiştirmek, Ar-GE sayılarını nitelik ve etki bakımından çıktı belirtmek, birde bu süreci bilişim destekli yönetmek. Yakın gelecekte online destekli öğrenme. Buna üniversite camiasında da çok itiraz vardı. Ama biz şuanda mecburiyetten dolayı bu istemin içerisine girdik. Bence her işte hayır vardır, buna karşı olanlarda girmek zorunda kaldı. Buradan tekrar çıkacak mıyız, yani 1 Mart 2020’den önceki günümüze dönecek miyiz? Bence, hayır. Böyle bir geleceğin olacağını düşünmüyorum. Şöyle bir şey olacaktır gelecekte; online destekli kurslar, bu online sadece eğitim olmayacağını herkes biliyor. Online eğitim sadece yetişkinler için veya yetkinlik kazanmış kişiler için olacak bir eğitimdir. Yoksa okul çağındakilerin sadece online olması söz konusu değiller. Bugün dünyaya baktığımızda da bakıp görüyoruz. Asıl günümüzde ideal olan online destekli öğrenme. Yani bazı etkinlikleri yüz yüze vereceksiniz, ama bilgi aktarımını online yapın. Bu tür aktarımları online yapabilirsiniz. Çünkü bu yakın gelecekteki karşınıza çıkacak husus, yani beklentiniz neler bundan sonraki şeylerde, derslerin bir yada ikisinin online verilmesi, bazılarının online verilmesi, mevcut derslerin içerisinde online kısımların onlaması bilgilerin öyle paylaşılması veya karma bir sistemle sürecin yönetilmesi. Yani derslerin belirli oranını online verilmesi, belirli oranını yüz yüze verilmesi, bu iki şey karşınıza çıkacak yakın gelecekte. Sizlerde takip ediyorsunuz dünyanın en iyi şirketleri işe alırken artık diploma istememeye başladı, yetkinlik istiyor, paneller yapıp, elemanlarını alıyor. O bakımdan yakın gelecekte bunlar çok önemli bir iş olarak önümüze gelecek” ifadelerini kaydetti.

“Üniversiteler için şablon çok kötü bir şey”

YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, “Üniversiteler için şablon çok kötü bir şey” diyerek, şunları söyledi:

“Bizim istediğimiz şu; üniversitelerimiz dünyadaki gelişmeleri, ülkenin hedeflerini, kendi bulunduğu yerin misyonunu ve üniversiteni imkanlarını dikkate alarak bir yol haritası çizmesi. Her üniversite farklıdır burada, üniversiteler özerktir. Üniversite bunu yaptığı zaman, bunu izleyip gözden geçirdiği zaman, aslında kendisi ne yapmış oluyor, bir kalite süreci işletmiş oluyor zaten. Bizimde beklentimiz bu. Yani üniversitelerin, bakın sizde görüyoruz, Malatya Turgut Özal Üniversitesinden, onu o bakımdan tebrik ederiz, bu sistemleri üniversitelerin kendisinin kurması önemli olan. Yani bakacak, o verdiğimiz programın o bakımdan önemi büyük, çünkü esnek bir program, şablon değil zaten. Üniversiteler için şablon çok kötü bir şey. Her üniversite kendisine göre, misyonuna göre bunu geliştirecek. Bizim hedefimizde üniversitelerimizi, kurumlarımızı zaten bu hale gelmesini sağlamak, onları bu yönde desteklemek, yani kendilerinin sistem kurmasını sağlamak. Bizim Kalite Kurulu olarak da hedefimiz şu; tüm dünya ajansları ile uyumlu olsun bizim ajansımız, ama ülkemiz koşullarını da dikkate alsın. Üniversitelerin kalite kültürünü oluşturmakta bizim hedefimiz. Dünyada bunu nasıl yapıldığını gösteren üst çatı kuruluşları var. Bunlardan bir tanesi Avrupa Yükseköğretimde Kalite Güvencesi Birliği (ENQA). Bizde Türkiye olarak 15 yıldan beri buraya tam üye olmak için 15 yıldan beri uğraşıyoruz. 2017 yılında çıkan kanunla bağımsız bir ajans kuruldu ve bu ajanla da 2 yıl içerisinde ENQA’ye geçen hafta tam üye olduk. Bir topluluğa ilk kez burada açıkladım. Ülkemiz içinde önemli bir iş oldu. Çok uzun bir süreçten sonra oldu. YÖEK bu konuda inisiyatif alarak 3 sene önce bunu bağımsız hale getirdi. O yüzden YÖK’ünde bu konudaki desteği ve katkıları önemli bir husus. Biz bir ay öncede Asya Pasifik Ajanslar Birliğine tam üye olmuştuk. Şuanda Amerika ‘daki çatı kuruluş var onun üyelik süreci bitmek üzere. Birde dünyadaki ajansların bir çatı kuruluşu var, yani biz dünyadaki bütün ajanslara tam üye olan bir kalite ajansı olmuş olacağız.”

Prof. Dr. Elmas, “Her şey değişirken kalite ve akreditasyonda değişiyor. Bürokrasini daha az ve sade olduğu sistemler çok önemli. Üniversiteler içinde bu sistemler kurulurken daha sade ve sonuç odaklı olması gerekiyor. O yüzden sistem kurmak çok önemli süreçtir diye söylüyoruz. Dünya değişiyor, bizde değişelim demekle olmaz. Sistem kurmakla olur. Onu Malatya Turgut Özal Üniversitesinde de görüyoruz. Sistem birlikte olan bir iş" dedi.

Prof. Dr. Elmas’tan MTÜ’ye tebrik

Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nin uzaktan eğitim sistemini kurmasını da tebrik eden YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, “Bugün de dünyanın önerdiği eğitim sistemi zaten karma eğitim, yani bilgi kısmını, aktarma kısmını uzaktan alacak, uygulama gibi öğrenciye yetkinlik kazandıracak diğer kısımlar, zaten bunları şuanda siz bizzat görüyorsunuz. Uzaktan eğitim her bölüm için, bölümün içindeki her ders için farklı bir anlamı olan, tanımı olan bir şey. Bizde Kalite Kurulu olarak kendi yaptığımız çalışmalara uzaktan eğitim modülünü ekledik. Şuanda bir salgın dönemindeyiz, ciddi bir travma dönemindeyiz. Burada bunun yelpazesi çok geniş olabilir. Burada çok yargılayıcı olmamak lazım. Biz ideale ne kadar çok yaklaşırsak o kadar başarılı bir şekilde bu süreci geçiririz. Bunun farklı parametreleri var. Sizler zaten bunları biliyorsunuz. Hocaların bir eğitim biçimi var, derslerin verilme ve aktarma biçimi var, birde bunun yönetim paneli var. Bu yönetim paneli en önemli kısmı, siz bunu üniversite olarak kurmuşsunuz, tebrik ediyorum, yeni bir üniversite. Çünkü en anlı şanlı üniversiteler bile yüzbinlerce dolar vererek alıyorlar. O yüzden tebrik ederiz. Bu önemli bir husus. Bundan sonrasını görüyoruz” diye konuştu.